12. Hukuk Dairesi2024 Yılıİhalenin Feshi

120 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Yargı Alanında Alınan Tedbirlere İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesince Sürelerin Hesabı, -İstinaf Başvuru Süresi

12. Hukuk Dairesi         2024/1293 E.  ,  2024/1792 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçiler tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçilerin icra mahkemesine başvurusunda; sair şikayetleri ile ihalenin feshinin talep edildiği, İlk Derece Mahkemesince, şikayetin reddine karar verildiği, şikayetçiler tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının 11.03.2023 tarihinde şikayetçiler vekiline tebliğ edildiği, yasal başvuru süresinden sonra 31.03.2023 tarihinde istinaf yoluna başvurulduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun İİK’nın 352. maddesi uyarınca reddine karar verildiği, şikayetçilerin 120 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Yargı Alanında Alınan Tedbirlere İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi kapsamında sürelerin durduğundan bahisle temyiz yoluna başvurması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince 03.11.2023 tarihinde temyiz isteminin şikayetçilerin belirtilen kararname kapsamında olduğuna ilişkin herhangi bir bilgi ve belge sunmadığı daire kararının kesin nitelikte olduğu gerekçesi ile HMK’nın 366. maddesi yollaması ile 346/1 maddesi gereğince temyiz talebinin ek karar ile reddine karar verildiği, bu ek karara karşı şikayetçiler vekilinin yasal sürede temyiz yoluna başvurduğu görülmüştür.
120 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Yargı Alanında Alınan Tedbirlere İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin “Yargı alanında alınan tedbirler” başlıklı 2. maddesinin 1. fıkrasında “08.02.2023 tarihli ve 6785 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla olağanüstü hal ilan edilen illerde, yargı alanında hak kayıplarının önlenmesi amacıyla;
a) Dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler; 06/01/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu, 04.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 12.01.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile usul hükmü içeren diğer kanunlarda taraflar veya ilgililer bakımından belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim tarafından tayin edilen süreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler,
b) 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirlenen süreler ve bu kapsamda hâkim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler,
c) Nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflas takipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınması, ihtiyati haciz kararlarının icra ve infazına ilişkin işlemler,

06.02.2023 (bu tarih dâhil) tarihinden itibaren 06.04.2023 (bu tarih dâhil) tarihine kadar durur. Bu süreler, durma süresinin sona erdiği günü takip eden günden itibaren işlemeye başlar.” düzenlemesine, 7. fıkrasında da “Yerleşim yeri olağanüstü hal ilan edilmeyen iller olan kişilerin; olağanüstü hal ilan edilen illerde kan veya kayın hısımlarının bulunması veya olağanüstü hal ilan edilen illerde felakete uğrayanların kurtarılması, meydana gelen hasar ve zararın telafi edilmesi ya da ihtiyaçların karşılanması amacıyla bu illere gitmeleri halinde bu madde hükmü, söz konusu kişiler bakımından 06.03.2023 (bu tarih dâhil) tarihine kadar ülke genelinde uygulanır. ” düzenlemesine yer verilmiştir.
Öte yandan; 2.3.2005 tarihli ve 5311 sayılı Kanunun 25. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 364/1. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen ve miktar ve değeri Onbin Türk Lirası’nı geçen nihai kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabilir. Bu hükümde öngörülen kesinlik sınırı, 24.11.2016 tarih ve 6763 sayılı Kanun’un 4. maddesi ile 02.12.2016 tarihinden itibaren kırk bin Türk Lirası’na, 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanun’un 1. ve 2. maddesi ile 28.02.2019 tarihinden itibaren elli sekiz bin sekiz yüz Türk Lirası’na, 01.01.2020 tarihinden itibaren yetmiş iki bin yetmiş Türk Lirası’na, 01.01.2021 tarihinden itibaren yetmiş sekiz bin altı yüz otuz Türk Lirası’na, 01/01/2022 tarihinden itibaren de yüz yedi bin doksan Türk Lirası’na, 01.01.2023 tarihinden itibaren de 238.730,00 Türk Lirası’na çıkarılmıştır.
Somut olayda, şikayetçiler vekilinin Malatya Barosuna kayıtlı olduğu dosya içerisinde mevcut Kemaliye Noterliğinin 03.09.2018 tarih ve 000386 yevmiye nolu vekaletnamesinden anlaşılmakta olup Malatya ilinin 11.02.2023 tarih ve 120 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Yargı Alanında Alınan Tedbirlere İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi kapsamında Olağanüstü Hal İlan edilen illerden olduğu sabittir. İlk Derece Mahkemesinin şikayetçiler vekiline 13.03.2023 karar tebliğ tarihi itibari ile Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi gereğince istinaf süreleri durmuş olup, şikayetçiler vekilinin istinaf dilekçesi süresinde olup Bölge Adliye Mahkemesince ek karar ile temyiz başvurusunun yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir.
Uyuşmazlık, muhammen bedelleri toplamı 134.950,9 TL olan beş adet tarla vasıflı taşınmazın ihalesinin feshi istemine ilişkin olup, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihine göre uyuşmazlık konusu değerin, yukarıda belirtilen kesinlik sınırını geçmediği anlaşıldığından, anılan Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz kabiliyeti yoktur.
O halde, Bölge Adliye Mahkemesince şikayetçilerin şikayetine yönelik istinaf başvurusunun istinafa konu kararın miktar itibari ile kesin nitelikte olduğundan bahisle reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesince verilen 03.11.2023 tarihli ek kararın kaldırılmasına ve 05.09.2023 tarihli asıl karara ilişkin temyiz başvurusunun miktar itibariyle kesin nitelikte olduğundan bahisle reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Şikayetçilerin temyiz isteminin kısmen kabulü ile … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 03.11.2023 tarih, 2023/1256 Esas ve 2023/1209 Karar sayılı Temyiz Başvurusu Değerlendirme Kararının KALDIRILMASINA ve yine … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 05.09.2023 tarih, 2023/ 1256 E. – 2023/1209 K. sayılı asıl kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanunla değişik İİK’nın 364/1-2. maddeleri ve 6100 sayılı HMK’nın 366. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE), 27.02.2024 gününde oy birliğiyle karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu