Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

Adrese dayalı nüfus kayıt sistemi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları hakkında uygulanır.

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I

ESAS NO : 2021/12389
KARAR NO : 2022/4736

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 12/10/2021
NUMARASI : 2021/463-2021/2584

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlunun icra mahkemesine yaptığı 06.03.2020 tarihli başvurusunda, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ve takibi 03.03.2020 tarihinde öğrendiğini ileri sürerek borca itiraz ettiği ve takibin iptali ile hacizlerin kaldırılmasını istediği, İlk Derece Mahkemesince, tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin reddine, borca itirazın süre aşımından reddine ve hacizlerin kaldırılmasına ilişkin istemin reddine karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, takip talebinde gösterilen ve ayrıca mernis adresi olarak tespit edilen iki farklı adrese gönderilen ödeme emri tebligatlarının borçlunun bu adreslerden taşındığı şerhi ile iade edilmesi üzerine, tebligat zarfına adresin mernis adresi olduğu ve T.K.’nun 21/2. maddesi gereğince tebligat yapılması gerektiği şerhi verilerek tebliğ işleminin 12.02.2020 tarihinde T.K.’nun 21/2. maddesine göre yapıldığı görülmüştür.
Adrese dayalı nüfus kayıt sistemi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları hakkında uygulanır. Şikayetçi borçlunun Bulgaristan uyruklu olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle adrese dayalı kayıt sistemine ilişkin hükümler uygulanamaz. Dolayısıyla yabancı uyruklu borçluya T.K.’nun 21/2. maddesine göre yapılan tebliğ işlemi usulsüzdür.
O halde, İlk Derece Mahkemesince, öğrenme tarihi olarak bildirilen 03.03.2020 tarihinden itibaren yasal süresi içerisinde ileri sürülen tebligat usulsüzlüğü şikayetinin kabulü ile Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi ve borçlunun diğer itiraz ve şikayet nedenleri yöntemince incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde başvurunun reddi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’nin 12.10.2021 tarih ve 2021/463 E. ve 2021/2584 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, İstanbul 9. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 09.03.2020 tarih ve 2020/152 E. – 2020/250 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 18/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Exit mobile version