Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

Alacaklı tarafın süresinde geçerli bir haciz talebi olmadığı için haciz isteme hakkının düştüğünün kabulü gerektiği, bu kabule göre de alacaklının, yeniden haciz isteme hakkının ancak harç ödenerek takibin yenilenmesi ve yenileme talebinin borçluya tebliğinden sonra doğacağı

Alacaklı tarafın süresinde geçerli bir haciz talebi olmadığı için haciz isteme hakkının düştüğünün kabulü gerektiği, bu kabule göre de alacaklının, yeniden haciz isteme hakkının ancak harç ödenerek takibin yenilenmesi ve yenileme talebinin borçluya tebliğinden sonra doğacağı, dolayısıyla, belirtilen işlemler yapılmadan alacaklının, borçlunun banka hesaplarına yönelik haciz isteme hakkının olmayacağı-

Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde borçlunun icra mahkemesine başvurarak, takip dosyasında, İİK’nun 78. maddesi gereğince, süresinde haciz istenmediğinden sonradan banka hesaplarına konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istediği, mahkemece şikayetin reddine hükmedildiği görülmektedir.

İİK’nun 78/2. maddesi gereğince, ”Haciz istemek hakkı, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren bir sene geçmekle düşer.” Aynı maddenin 4. ve 5. fıkraları hükmüne göre ise; ”Haciz talebi kanuni müddet içinde yapılmaz veya geri alındıktan sonra bu müddet içinde yenilenmezse dosya muameleden kaldırılır. Yeniden haciz istemek, alacaklı tarafından vukubulan yenileme talebinin borçluya tebliğine mütevakkıftır. İlama müstenit olmayan takiplerde yenileme talebi üzerine yeniden harç alınır.”

Bir yıllık süresi (md 78/2) içinde haciz talebinde bulunan alacaklı, bununla ilgili gerekli masrafları icra dosyasına yatırması yada hacizle ilgili işlemlerin icrasının gerçekleştirmesi gerekir. Aksi halde ortada geçerli bir haciz talebinden bahsedilemez. Bu durumda alacaklı ancak, ödeme emrinin tebliğinden itibaren işlemeye başlamış olan bir yıllık sürenin (varsa) kalan kesimi içinde yeniden haciz talebinde bulunabilir (Md.78/5).

A.an sürelerin geçirilmesi halinde alacaklının “haciz isteme hakkı” düşer. Alacaklı, yeniden haciz isteyebilmek için yenileme talebinde bulunmalı ve bu talep borçluya tebliğ edilmelidir. İlama dayalı olmayan takiplerde yenileme talebi üzerine yeniden harç alınır (md 78/5.).

Somut olayda, ödeme emrinin 30.12.2013 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin 13.01.2014 tarihinde borçluya ait taşınmazların haczi talebinde bulunduğu ancak bununla ilgili masrafların yatırılmadığı gibi ilgili tapu müdürlüklerine haciz için müzekkere gönderildiği yahut uyap üzerinden borçluya ait taşınmazlara haciz konulduğuna dair dosyada belge bulunmadığı, takip eden haciz talebinin ise 12/02/2015 tarihinde yapıldığı ancak; alacaklı tarafça harç yatırılmak suretiyle dosyanın yenilendiği ve yenileme talebinin borçluya tebliğine dair herhangi bir işlem yapılmadığı görülmüştür.

Bu durumda, alacaklı tarafın süresinde geçerli bir haciz talebi olmadığı için haciz isteme hakkının düştüğünün kabulü gerektiği, bu kabule göre de alacaklının, yeniden haciz isteme hakkının ancak harç ödenerek takibin yenilenmesi ve yenileme talebinin borçluya tebliğinden sonra doğacağı, dolayısıyla, belirtilen işlemler yapılmadan alacaklının, borçlunun banka hesaplarına yönelik haciz isteme hakkı yoktur.

O halde mahkemece, yukarıda yazılan açıklamalar doğrultusunda şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile aksi yönde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

12. HD. 13.10.2015 T. E:15821, K:24168

Exit mobile version