Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ummahan Y. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü.
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte satışı yapılan taşınmazlara ilişkin olarak sair fesih iddialarının yanı sıra, icra emrinin tebliğinden sonra süresinde satış talep edildiğini ancak yapılan ihalenin feshedildiğini ve fesih kararının 08/04/2019 tarihinde kesinleştiğini, kesinleşme tarihinden itibaren kalan satış süresi içinde satış talep edilmediği nedenle İİK’nun 150/ e maddesi gereğince takibin düştüğünü ileri sürerek 10.11.2020 tarihli taşınmaz ihalesinin feshini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine dair hüküm kurulduğu, borçlunun takibin düştüğü hususunu her aşamada ve temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü görülmektedir.
İİK’nun 150/e maddesinin, icra emri tebliğ tarihi itibariyle yürürlükte olan hükmüne göre; “Alacaklı, taşınır rehnin satışını ödeme veya icra emrinin tebliğinden itibaren 6 ay içinde, taşınmaz rehninin satışını da aynı tarihten itibaren 1 yıl içinde isteyebilir. Satış yukarıdaki fıkrada gösterilen müddetler içinde istenmez veya talep geri alınıp da bu müddetler içinde yenilenmez ise takip düşer. 78. maddenin ikinci fıkrası hükmü, rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takipte de kıyasen uygulanır.” Buna göre, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan icra takibinde, alacaklının ödeme veya icra emrinin tebliğinden itibaren taşınmazlar için 1 yıl içinde satış isteme zorunluluğu vardır.
Somut olayda, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamlı takipte, borçluya icra emrinin 14.03.2017 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin 22.07.2017 tarihinde satış talebinde bulunduğu 24.07.2017 tarihinde 1.000,00 TL satış avansı yatırdığı ihaleye konu taşınmazların 27.12.2018 tarihli ihalesinin mahkemece feshine karar verildiği, kararın 09.04.2019 tarihinde kesinleştiği, alacaklının bu kez 26.08.2020 tarihinde satış talebinde bulunduğu 04.09.2020 tarihinde satış avansı yatırıldığı görülmüştür. Satış isteme süresi alacaklının satış talebi ile durduktan sonra, ihalenin feshedilmesi veya satışın düşmesi halinde süre kaldığı yerden işlemeye devam edecektir. Alacaklının icra emri tebliğinden itibaren 1 yıllık sürede (4 ay 8 gün sonra ) satış talebinde bulunduğu ve satış avansı yatırdığı görülmüş ise de ihalenin feshi davası 09.04.2019 tarihinde kesinleştiğinden, ilk satış talebi ile duran satış isteme süresi kaldığı yerden işlemeye devam edecektir. Buna göre, 1 yıllık süreden kalan 7 ay 22 günlük sürede satış talebinde bulunulmamış olup, kaldı ki yeni bir satış isteme süresi başlatılsa dahi satış talebinin 1 yıllık süreden de sonra 26.08.2020 tarihinde yapıldığı açıktır.
O halde, alacaklı, İİK’nun 150/e maddesi hükmüne uygun şekilde yasal sürede satış talebinde bulunmadığına göre, takip düşmüş olup, satışın yapılması mümkün olmadığından, mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi ve bu karara yönelik istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesi’nce esastan reddedilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2.maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca G. Antep Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi 24/12/2021 tarih ve 2021/1481 E. 2021/2808 K. sayılı istinaf talebinin reddine ilişkin kararının KALDIRILMASINA ve G.Antep 5. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 19/03/2021 tarih ve 2020/485 E – 2021/171 K. sayılı kararının (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24/05/2022 gününde oy birliği ile karar verildi.
12. HD. 24.05.2022 T. E: 3323, K: 6222