Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

Alacaklının ilamlı takibe başlamadan önce,ilamdaki alacakları adına aldığı ihtiyati haciz kararı alınmış olmasının kesinleşmeden infaz edilemeyecek ilam hakkında takip yapma hakkı vermeyeceği,ihtiyati haciz kararına dayalı olarak ilamlı takip yapılamayacağı-

Alacaklının ilamlı takibe başlamadan önce,ilamdaki alacakları adına aldığı ihtiyati haciz kararı alınmış olmasının kesinleşmeden infaz edilemeyecek ilam hakkında takip yapma hakkı vermeyeceği,ihtiyati haciz kararına dayalı olarak ilamlı takip yapılamayacağı-

HMK.nun 350/2 maddesi gereğince, kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez.Bu nedenle aynı ilamda yazılı eklentilerin de infazının istenebilmesi için ilamın kesinleşmesi zorunludur.

Somut olayda, takip konusu Eskişehir 3. Aile Mahkemesi’nin 09/12/2010 tarih ve 2009/1144 Esas, 2010/1285 Karar sayılı ilamının incelenmesinde; borçlunun açmış olduğu boşanma davasının reddi ile alacaklının açmış olduğu evliliğin iptali davasının kabulüne karar verilmiş olduğu anlaşılmıştır.

Şikayete konu takiple talep edilen 10.000,00 TL manevi tazminatın kabul edilen evliliğin iptali davasının eklentisi olduğundan infazının istenebilmesi için ilamın kesinleşmesi gerekir.

Takip dayanağı ilam kesinleşmemiş olup bu husus taraflarca da kabul edilmektedir. Alacaklı taraf ilamlı takibe başlamadan önce, ilamdaki alacakları hakkında Eskişehir 2. Aile Mahkemesinin 04.08.2011 tarih ve 2011/169 D.İş sayılı kararı ile ihtiyati haciz kararı almıştır. Takip dayanağı olarak taraflar arasındaki ilam ve bahsedilen ihtiyati haciz kararı icra emrinde belirtilmiştir. İhtiyati haciz kararı alınmış olması kesinleşmeden infaz edilemeyecek ilam hakkında takip yapma hakkı vermeyeceği gibi ihtiyati haciz kararına dayalı olarak da ilamlı takip yapılamaz. O halde takip dayanağı ilam kesinleşmeden yapılan takipte, talep edilen evliliğin iptali davasının eklentisi niteliğindeki 10.000,00 TL manevi tazminat alacağı yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile bu kısma yönelik istemin reddi isabetsizdir.

SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA…

12. HD. 25.04.2012 T. E: 2011/29100, K: 14179

Exit mobile version