T. C.
Y A R G I T A Y
6 . H U K U K D A İ R E S İ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
Esas No : 2023/3407
Karar No : 2024/1854
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 05.06.2023
SAYISI : 2022/2739 E., 2023/860 K.
ŞİKAYET TARİHİ : 09.07.2018
HÜKÜM/KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kahramanmaraş İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15.09.2022
SAYISI : 2020/746 E., 2022/818 K.
Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen dosyalarda şikayetin kabulüne karar verilmiştir.
Kararın asıl ve birleşen dosyalarda bir kısım şikayet olunanlar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve birleşen dosyalarda bir kısım şikayet olunanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
I. ŞİKAYET
Asıl ve birleşen dosyalarda şikayetçi vekilleri şikayet dilekçelerinde özetle; Kahramanmaraş İcra Müdürlüğü’nün 2017/50842 Esas sayılı takip dosyasında tanzim edilen 28.06.2018 tarihli sıra cetvelinde kendi hacizlerinin şikayet olunan alacaklıların haciz tarihlerinden önceki günlü olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmişlerdir.
II. CEVAP
Asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunanlar …Teks. San. ve Tic. A.Ş., Aslanbey Vergi Dairesi ile Birikim Varlık A.Ş. vekilleri; sıra cetvelinin usulüne uygun düzenlendiğini savunarak, şikayetlerin reddini istemişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, bedeli paylaşıma konu taşınmaz hakkında şikayetçilerin takip dosyalarından yapılan haciz taleplerinin şikayet olunanların hacizlerinden önceki tarihli olduğu belirtilerek, asıl ve birleşen şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresinde asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunanlar ……Teks. San. ve Tic. A.Ş., Aslanbey Vergi Dairesi ile Birikim Varlık A.Ş. vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunan Birikim Varlık A.Ş. vekili; aleylerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ile şikayetin reddine karar verilmesi istemiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunan Vergi Dairesi vekili; vergi dairesi alacağının 2. sıra yer alarak ilk sıradaki alacaklının haczine iştirak ettirilmesinin 6183 sayılı Yasanın 21. maddesine uygun olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ile şikayetin reddine karar verilmesi istemiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
Asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunan …….Teks. vekili; kendi hacizlerinden önce tapu siciline usulüne uygun şekilde şerh edilen başkaca haciz bulunmadığını belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ile şikayetin reddine karar verilmesi istemiyle istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunan Birikim Varlık A.Ş. vekilinin istinaf isteminin kesinlik sınırı altında kalmakla usulden, diğer istinaf başvurularının ise, icra dairesine tanzim edilen sıra cetvelinde haciz kesinleşme tarihlerinin hatalı tespit edildiği belirtilerek, esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresinde asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunanlar ………Teks. San. ve Tic. A.Ş., Aslanbey Vergi Dairesi ile Birikim Varlık A.Ş. vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunanlar ………Teks. San. ve Tic. A.Ş., Aslanbey Vergi Dairesi ile Birikim Varlık A.Ş. vekilleri; istinaf dilekçelerinde ileri sürülen gerekçeler ve re’sen dikkate alınacak nedenlerle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, haciz sıra cetvelinde sıraya itiraza ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 168, 78 inci maddesinin birinci fıkrası, 264 ile 141 vd. maddeleri, 6183 sayılı yasanın 21 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1-Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hakim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunanlar Birikim Varlık A.Ş. vekilinin tüm, …….. Teks. San. ve Tic. A.Ş. ile Aslanbey Vergi Dairesi vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Sıra cetveli düzenlenirken kesin hacizlerin infaz tarihlerine, ihtiyati hacizlerin ise kesinleşme tarihlerine bakılır. İhtiyati haczin kesinleşmesi için ödeme süresinin geçirilmesi gerekir. Eğer İİK’nın 100. maddesindeki şartlar mevcutsa, ilk hacze iştirak de mümkündür. İhtiyati hacizlerin kendi aralarında önce veya sonra konulmuş olmaları, İİK’nın 268. maddesindeki özel durum dışında sonuç doğurmaz. Bu durumda İcra Mahkemesi’nce ilk kesin haciz ya da ilk kesinleşen ihtiyati haciz ile (eğer varsa) buna iştirak edebilecek hacizler belirlenmeli, sıra cetveli bu hacizlerin tarihleri ve oluşan usulî müktesep haklar da dikkate alınarak düzenlenmelidir.
Somut olayda; asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olan ve sıra cetvelinde 1. sırada yer verilmiş olan …Teks. A.Ş. tarafından 09.06.2015 tarihinde ihtiyati haciz kararı alındığı, aynı tarihte genel haciz yoluyla takibe geçilerek borçlunun taşınmazına ihtiyati haciz konulduğu, ödeme emrinin borçluya yine 09.06.2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. Genel haciz yolu ile yapılan takiplerde ödeme süresi 7 gün olup, bu takip şeklinde ödeme süresi geçmeden kesin haciz (İİK m.78/1) konulamayacağından, henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczi İİK’nın 264. maddesi uyarınca 7 günlük ödeme süresinin geçmesiyle kesinleşerek, sıra cetveli açısından kesin haczin hüküm ve sonuçlarını doğuracaktır. Buna göre şikayet olunan ihtiyati haczinin 16.06.2015 tarihinde mesai saati bitiminde kesinleştiği sabittir.
Asıl dosyada şikayetçi M…M…. İplik A.Ş. tarafından ise; 18.05.2015 günü kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe geçildiği, 18.05.2015 tarihli ihtiyati haciz kararına istinaden haciz talebinde bulunulduğu, icra müdürlüğü tarafından bu doğrultuda yazılan müzekkereye tapu dairesince (borçlu şirket ünvanındaki harf hatasından kaynaklandığı sonradan anlaşılan) olumsuz cevap verildiği görülmüştür. Taşınmaz haczi ancak resmi siciline şerh edilmekle hüküm ve sonuç doğurabileceğinden ve şikayetçinin 18.05.2015 tarihli talebi neticesi resmi sicile şerh edilmiş haciz bulunmadığından, mahkemenin sıra cetveli tanziminde bu tarihin esas alınmasına dair gerekçesinde isabet bulunmamıştır. Yine asıl dosyada şikayetçi takibi kapsamında ödeme emrinin borçluya 18.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, şikayetçi takibinin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde 10 gün olan ödeme süresinin geçmesiyle, 28.05.2015 günü mesai saati bitiminde kesinleştiği ve kesinleşmenin akabinde yine bedeli paylaşıma konu taşınmaz sicil kaydı üzerine 10.06.2015 günü kati haciz konulduğu görülmüştür.
Birleşen dosyada şikayetçi N….. Teks. A.Ş. tarafından ise; 15.05.2015 günü kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe geçildiği, ödeme emrinin borçluya 18.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, şikayetçi takibinin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde 10 gün olan ödeme süresinin geçmesiyle, 28.05.2015 günü mesai saati bitiminde kesinleştiği ve kesinleşmenin akabinde 05.06.2015 günlü talep ile borçlu taşınmazlarının sicil kaydı üzerine haciz konulmasının istendiği ancak UYAP sistemi üzerinde yapılan sorgu esnasında “Arama katmanına bağlanılamadı. Sistem yöneticisi ile görüşün.” uyarısı ile karşılaşılması neticesinde haciz tesis edilemediği anlaşılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayetçinin 05.06.2015 tarihli talebi neticesi resmi sicile şerh edilmiş haciz bulunmadığından, mahkemenin sıra cetveli tanziminde bu tarihin esas alınmasına dair gerekçesinde isabet bulunmamıştır. Yine birleşen dosyada şikayetçi takibi kapsamında bedeli paylaşıma konu taşınmaz sicil kaydı üzerine 11.06.2015 günü kati haciz konulabildiği görülmüştür.
Özetlenen her 3 icra takibi kapsamında tespit edilen hacizlerin, alacaklılar vekillerince yasal 1 yıllık süre içerisinde satış talep edilerek avansı da yatırılmış olduğundan ayakta oldukları anlaşılmıştır.
Yukarıdaki açıklamalar ışığında; sıra cetveline konu taşınmaz kaydındaki ilk kesin ve geçerli haczin asıl dosyada şikayetçi M….. A.Ş. ile asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunan Vergi Dairesi’nin 10.06.2015 tarihli hacizleri olduğu anlaşılmıştır.
3-Haciz yolu ile takiplerde bedeli paylaşıma konu malın satış tutarı bütün alacaklıların alacaklarını karşılamaya yetmezse, bir sıra cetveli düzenlenir. Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetvelinde kural, alacaklıların haciz tarihlerine göre sıralanmasıdır.
Bunun için ilk kesin haciz sahibi alacaklı ve buna iştirak edebilecek diğer alacaklılar belirlenerek hacze iştirak dereceleri oluşturulur. İlk haciz kamu alacağı için konulmuş olan haciz ise, bu alacağa kamu alacağı sahibi olmayan alacaklıların iştiraki de mümkün değildir. 6183 sayılı Kanun’un 69. maddesindeki koşullar varsa kamu alacağı sahibi olan bir alacaklı başka bir kamu idaresi tarafından konulan kamu alacağının haczine iştirak edebilir. Zira, İİK’nın 100. maddesi, 268/1. madde hükmünde yer alan istisna dışında, ancak bu kanuna göre yapılan icra takipleri bakımından uygulanabilir. Diğer bir anlatımla, anılan 100. maddedeki düzenleme ile kamu alacaklarının takip ve tahsili için 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun hükümlerine göre konulan hacizlere iştirak, kural olarak mümkün değildir. İlk haciz kamu alacağı için konulmuş bir haciz değil ise bu hacze kamu alacağı, koşulları olmuş ise iştirak edebilir. 6183 sayılı Kanun’un 21/1. maddesinde; üçüncü şahıslar tarafından haczedilen malların paraya çevrilmesinden önce o mal üzerine kamu alacağı için haciz konulması halinde kamu alacağının hacze iştirak edeceği ve satış bedelinin garameten paylaştırılacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm kamu alacaklarının ilk hacze iştirakleri yönünden özel bir düzenleme olduğundan, İİK’nın 206. maddesi kamu alacaklarının hacze iştirak etmesinde uygulanmaz. Kamu alacağının hacze iştiraki açısından kamu alacağının niteliği ve ilk haczin dayandığı alacağın niteliği ile ilgili bir ayrım yapılmadığından, kamu alacağının ve ilk haczin dayandığı alacak hangi sebepten doğarsa doğsun kamu alacağı için satıştan önce haciz konulmuşsa ilk hacze iştirak eder.
Aynı gün uygulanan hacizlerde, diğerinden daha önceki bir zaman diliminde uygulandığı tespit edilen haciz ilk haciz sayılır. Eğer aynı gün uygulanan hacizlerde saat ve dakika olarak hangisinin daha önce uygulandığı tesbit edilemezse, paylaştırma alacaklıların aynı derecede hacze katılmış oldukları kabul edilerek, garameten yani, alacaklılar arasında, alacakları oranında, aynı derecede yapılır.
Somut olayda; şikayet olunan Vergi Dairesi ile asıl dosyada şikayetçi hacizlerinin aynı günlü olduğu anlaşılmakla, hangisinin önce olduğunun tespiti bakımından hacizlerin uygulandığı saat ve dakika önem arz etmektedir. Bu durumda mahkemece, şikayet olunan Vergi Dairesi ile asıl dosyada şikayetçi hacizlerinin uygulanma saatleri araştırılarak, az yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde;
a) Şikayet olunan Vergi Dairesi haczinin ilk haciz olduğunun tespiti halinde; şikayetçi haczinin bu hacze iştirakinin mümkün olmayacağı,
b) Asıl dosyada şikayetçi haczinin ilk haciz olduğunun tespiti halinde; sonraki Vergi Dairesi haczinin 6183 sayılı yasanın 21. maddesi uyarınca bu hacze iştirakinin mümkün olduğu,
c) Taraf hacizlerinin saat ve dakika olarak hangisinin önce konulduğunun tespit edilememesi halinde ise; garameten paylaştırma yapılaması gerektiği dikkate alınıp, oluşacak uygun sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
1-Asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunanlar Birikim Varlık A.Ş. vekilinin tüm, Büyükdereli Teks. San. ve Tic. A.Ş. ile Aslanbey Vergi Dairesi vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
3-İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde asıl ve birleşen davada şikayet olunan Büyükdereli Tekstil San. ve Tic. A.Ş.’ye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.