2023 Yılı6. Hukuk DairesiSıra Cetveli

Aynı sıra cetveline karşı açılmış olan itiraz davası ile sıra cetveline ilişkin şikayet dosyasının birleştirilmesi gerektiği- Hem sıraya ve hem de alacağın esas ve miktarına yönelik itirazların birlikte ileri sürülmesi halinde öncelikle sıraya yönelik uyuşmazlığın çözülmesi, bu itirazın yerinde olmadığının anlaşılması halinde, davalı alacağının varlığına ve miktarına yönelik itirazın incelenmesi gerektiği-

Aynı sıra cetveline karşı açılmış olan itiraz davası ile sıra cetveline ilişkin şikayet dosyasının birleştirilmesi gerektiği- Hem sıraya ve hem de alacağın esas ve miktarına yönelik itirazların birlikte ileri sürülmesi halinde öncelikle sıraya yönelik uyuşmazlığın çözülmesi, bu itirazın yerinde olmadığının anlaşılması halinde, davalı alacağının varlığına ve miktarına yönelik itirazın incelenmesi gerektiği- Bir sıra cetveli için muhtelif alacaklılar tarafından farklı tarihlerde, farklı alacaklılara husumet yöneltilerek itirazda bulunulmuş olsa da, tüm itirazların birlikte incelenerek varılacak uygun sonuç çerçevesinde tek bir kararla sonuçlandırılması gerektiği- Önceki dava dosyasından verilen muvazaa nedenine dayalı (esasa dair) sıra cetveline itiraza ilişkin karar kesinleşmiş olsa da, öncelikle şikayet dosyası kapsamındaki sıraya itiraz yönünden inceleme yapılmamış olması nedeniyle bu sıra cetveli açısından kararın sonuca etkili olmayacağı- Birleşen dosyada şikayetçinin haczinin 2 yıllık yasal sürede satış istenmeyip avans da yatırılmamış olması sebebiyle, satış tarihi itibariyle düşmüş olduğu (6352 sayılı K. ile yapılan değişiklikten önceki m. İİK 106/1 ve 110)- Birleşen dosyada şikayetçinin haczi ayakta olmadığından, muvazaa nedenine dayalı itiraz davasında şikayetçi lehine kurulmuş olan hükmün, şikayet dosyası ve şikayete konu sıra cetveli bakımdan kazanılmış hak teşkil etmeyeceği-

Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayet davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl şikayetin reddine, birleşen şikayetin kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı asıl davada şikayetçi-birleşen davada şikayet olunan … vekili temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. ŞİKAYET

Asıl dosyada şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde özetle; müvekkilinin şikayet dışı borçlu hakkında Konya 6. İcra Müdürlüğünün 2009/7043 ve 2009/2076 Esas sayılı dosyalarından icra takibi başlattığını, borçlunun haczedilen taşınmazlarının paraya çevrildiğini, ancak başka borçlarından dolayı da icra takipleri bulunduğundan sıra cetveli hazırlandığını, müvekkilinin takiplerinin ve taşınmazlar üzerine koyduğu hacizlerin şikayet olunanlardan önceki tarihli olması nedeniyle cetvelde 1. sırada yer alması gerektiğini ve garameten yapılan paylaşımın hatalı olduğunu olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir.

Birleşen dosyada şikayetçi vekili şikayet dilekçesinde; müvekkilinin borçlu … Konut Yapı Kooperatifi’nden olan alacağı için ihtiyati haciz kararıyla Konya 13. İcra Müdürlüğünün 2009/7071 Esas sayılı dosyasından takip yapıldığını ve taşınmazların haczedildiğini, akabinde Konya 6. İcra Müdürlüğünün 2009/7043 Esas sayılı dosyasından satış yapıldığını ve satış bedelinin tüm alacakları karşılamaması nedeniyle sıra cetveli ve derece kararı düzenlendiğini ancak yapılan sıra cetveli ve derece kararında birtakım yanlışlıklar olduğunu, müvekkilinin alacaklı olduğu dosyadan konulan haczin düştüğünden bahisle sıra cetvelinde altıncı sırada yer verilmesinin de doğru olmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir.

II. CEVAP

Asıl ve birleşen dosyalarda şikayet olunanlar vekilleri cevap dilekçelerinde, asıl ve birleşen şikayetlerin reddini istemişlerdir.

III. YEREL MAHKEME KARARI

Konya 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 18.04.2013 tarihli ve 2012/1037-1032 Esas, 2013/367-378 Karar sayılı kararları ile, neticeten şikayetlere konu sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yerel Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl dosyada şikayet olunanlar vekilleri ile birleşen dosyada şikayetçi vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A.Bozma Kararı

Kapatılan Yüksek 23. Hukuk Dairesinin 21.10.2013 tarih, 2013/4985-5413 Esas, 2013/6392-6393 Karar sayılı ilamları ile; aynı sıra cetveline karşı, aynı yer sayılan mahkemelerde açılmış başka davalar da olup olmadığı araştırılıp, varsa birbiriyle bağlantılı olduğunun kabulü ile önce esas kaydı yapılan dosya üzerinde işbu davanın birleştirilmesi, önce açılan davanın bu dava olduğunun tespiti halinde diğer davaların bu dava ile birleşmesinin beklenmesi, mahkemelerince birleştirme kararı verilmemesi halinde davaların sonuçlarının beklenmesi, aynı yer sayılmayan mahkemelerde açılmış başka davalar olması halinde ise, yine o davaların da sonuçlarının beklenmesi gerektiği belirtilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur.

B.Yerel Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Yerel Mahkemece öncelikle bozma ilamı kapsamında irtibatlı görülen şikayet dosyaları birleştirilmek suretiyle, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen karar ile, sıra cetvelinde ilk sıranın kesinleşen mahkeme kararı ile birleşen dosya şikayetçisinin Konya 13. İcra Müdürlüğünün 2009/7071 Esas sayılı takip dosyasına ait olduğu, AATUHK’nın 21. maddesi uyarınca kamu hacizlerinin ilk hacze iştiraki ile garameten paylaşım yapılması gerektiği belirtilerek, asıl dosyada şikayetin reddine, birleşen dosyada şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yerel Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl dosyada şikayetçi- birleşen dosyada şikayet olunan vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Asıl dosyada şikayetçi- birleşen dosyada şikayet olunan vekili; yerel mahkeme gerekçelerinin usul ve yasaya aykırı olduğuna dayanarak, kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, sıra cetvelinde sıraya itiraza ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 142 nci maddesi ile 106 ncı maddesinin birinci fıkrası ve 110 uncu maddelerinin 05.01.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önceki hükmü, Kapatılan Yüksek 23. Hukuk Dairesi 27.04.2015 tarih, 2014/6343 Esas, 2015/2898 Karar sayılı ilamı, Kapatılan Yüksek 23. Hukuk Dairesi 03.03.2016 tarih, 2015/3704 Esas, 2016/1332 Karar sayılı ilamı.

3. Değerlendirme

1-Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına ya da hem sıraya hem alacağın esasına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK’nın m. 142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde (İİK’nın m. 142/son) ileri sürülmelidir. Hem sıraya ve hem de alacağın esas ve miktarına yönelik itirazların birlikte ileri sürülmesi halinde mahkemece kural olarak, önce sıraya yönelik uyuşmazlığın çözülmesi, bu itirazın yerinde olmadığının anlaşılması halinde ise, davalı alacağının varlığına ve miktarına yönelik itirazın incelenmesi gerekir.

Mahkemece bozmaya uyulduğu halde; bozma gerekleri yerine getirilmeksizin, aynı sıra cetveline karşı açılmış olan Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/1060 Esas sayılı itiraz davası ile işbu davanın birleştirilmesi yoluna gidilmeden, yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması doğru olmamıştır.

2-Bir sıra cetveli için muhtelif alacaklılar tarafından farklı tarihlerde, farklı alacaklılara husumet yöneltilerek itirazda bulunulmuş olsa dahi, tüm itirazların birlikte incelenerek varılacak uygun sonuç çerçevesinde tek bir kararla sonuçlandırılması; birbiriyle çelişik hükümlerin engellenmesi gereğinden, bir dosyada verilen kararın diğer dosyanın sonucunu etkileme olasılığından ve sıra cetveline ilişkin özel usul hükümlerinden kaynaklanan bir zorunluluktur.

Somut olayda; Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/1060 Esas sayılı dava dosyasından verilen, muvazaa nedenine dayalı (esasa dair) sıra cetveline itiraza ilişkin karar kesinleşmiş ise de, yukarıda yapılan açıklamaya uygun şekilde, öncelikle işbu şikayet dosyası kapsamındaki, sıraya itiraz yönünden inceleme yapılmamış olması nedeniyle bu sıra cetveli açısından karar sonuca etkili olmayacaktır.

Birleşen dosyada şikayetçinin 28.09.2009 tarihli haczinin 2 yıllık yasal sürede satış istenmeyip avans da yatırılmamış olması sebebiyle, 08.06.2012 olan satış tarihi itibariyle düşmüş olduğu anlaşılmaktadır. (İİK’nın 106/1 ve 110. maddelerinde 05.01.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önce)

Açıklanan nedenle; birleşen dosyada şikayetçinin haczi ayakta olmadığından, muvazaa nedenine dayalı itiraz davasında şikayetçi lehine kurulmuş olan hüküm, işbu şikayet dosyası ve şikayete konu sıra cetveli bakımdan kazanılmış hak teşkil etmeyecektir.

Bu durumda mahkemece, birleşen şikayetin reddi ile asıl şikayetin esastan incelenmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Yerel Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgilisine iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

Dosyanın kararı veren Yerel Mahkemeye gönderilmesine,21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

6. HD. 21.09.2023 T. E: 2022/5295, K: 2901

Related Articles

Back to top button