ÖZET Kural olarak, borçlu tarafından İİK’nun 72/3. maddesi koşullarında menfi tespit davası açılması halinde, alacağın %15’inden aşağı olmamak üzere teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi istenebilir. Borçlunun, mahkemece tayin edilen teminattan ayrı olarak icra müdürlüğüne talep anına kadar fer’ileri ile birlikte hesaplanan dosya borcunu nakit olarak yatırması ya da tamamını karşılayan ve her an paraya çevrilebilir muteber, kesin banka teminat mektubunu vermesi halinde alacaklı tarafından takibe devam edilemez.
12. Hukuk Dairesi 2019/4216 E. , 2019/4752 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ummuhan Yıldız tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
26.9.2004 tarih ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanuna paralel olarak, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin hükümlerinde değişiklik yaparak istinaf ve temyiz ile ilgili hükümleri yeniden düzenleyen 18.3.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanun ile İcra İflas Kanunu’na eklenen geçici 7. maddeye göre, 5311 sayılı Kanun hükümleri Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanır.
Alacaklı, borçlular hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başladıktan sonra, borçlular tarafından … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/28 E. sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığı, menfi tespit davasında 07.02.2017 tarihli tensip kararı ile “davadan önce takip başladığından, İİK’nun 72/3. maddesi gereğince takibin durdurulması talebinin reddine, davacı tarafça dava değeri üzerinden %115 nakti teminat yatırıldığında, icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmesinin dava sonuna kadar ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına” karar verildiği, %115 teminatın mahkeme veznesine yatırıldığı, mahkemenin icra müdürlüğüne yazdığı 16.03.2017 tarihli müzekkere ile takip dosyasında icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmesinin İİK’nun 72/2. maddesi uyarınca dava sonuna kadar ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına karar verildiğinin bildirildiği, borçlunun icra müdürlüğüne başvurarak, dosya alacağının 24.207,23 TL’sini icra veznesine yatırdığı, alacaklı vekilinin 21.03.2017 tarihli talebiyle borçlular yönünden muhafazalı menkul haczinin talep edildiği, aynı tarihli icra müdürlüğü kararı ile; … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 16.03.2017 tarih 2017/28 E. sayılı yazısı gerekçe gösterilerek talebin reddine karar verildiği, anılan karara karşı alacaklı vekilinin şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, kararın alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 23.05.2017 tarih ve 2017/1462 E.-2017/1293 K. sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, kararın alacaklı vekili tarafından temyiz edildiği görülmektedir.
Kural olarak, borçlu tarafından İİK’nun 72/3. maddesi koşullarında menfi tespit davası açılması halinde, alacağın %15’inden aşağı olmamak üzere teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi istenebilir. Borçlunun, mahkemece tayin edilen teminattan ayrı olarak icra müdürlüğüne talep anına kadar fer’ileri ile birlikte hesaplanan dosya borcunu nakit olarak yatırması ya da tamamını karşılayan ve her an paraya çevrilebilir muteber, kesin banka teminat mektubunu vermesi halinde alacaklı tarafından takibe devam edilemez.
Öte yandan İİK.nun 85. maddesi uyarınca borçlunun mal ve haklarından, alacaklının ana para, faiz ve masraflar dahil tüm alacağına yetecek miktarı haczolunur. Buna göre, dosya borcunun tamamının icra müdürlüğüne yatırılması halinde, mevcut hacizler aşkın hale geleceği gibi, hacizlerin devam etmesinde alacaklının da hukuki yararı kalmayacağından kaldırılmaları gerekir.
Somut olayda, borçlu tarafından dosya borcunun 24.207,23 TL’si icra dosyasına yatılmış olup, bu durumda bakiye borç için haciz yapılmasına engel bir durum bulunmamaktadır. Asliye hukuk mahkemesi veznesine 147.200,00 TL teminat olarak yatırılmış olup, bu meblağ icra dosyasına yatırılmadığından takibe konu borca mahsup edilmesi mümkün değildir. Başka bir deyişle, mahkeme veznesine yatırılan bu para, icra dosyasına yatırılan para olarak kabul edilemez.
O halde, ilk derece mahkemesince, alacaklı vekilinin haciz yapılması yönündeki talebine ilişkin şikayetinin kabulü ile, icra dosyasına depo edilen miktar dışındaki bakiye borç için icra müdürlüğünün 21.03.2017 tarihli kararının iptaline karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddi yönünde hüküm tesis edilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesi’nce istinaf başvurusunun da esastan reddedilmesi isabetsiz olup, bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması, ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 23.05.2017 tarih ve 2017/1462 E.-2017/1293 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, … 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 03.04.2017 tarih ve 2017/282 E.-2017/256K. sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine 19.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.