Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

Haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz etmediği banka hesaplarına haciz konan ve dosya borcunu ödemek zorunda kalan üçüncü kişinin açtığı istirdat davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilemeyeceği

Haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz etmediği banka hesaplarına haciz konan ve dosya borcunu ödemek zorunda kalan üçüncü kişinin açtığı istirdat davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilemeyeceği- Davacının,bu davada alacaklının kötüniyetini ispat etmesi gerektiği-

Taraflar arasındaki ilk derece mahkemesinde görülen istirdat istemi davasında verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; esas yönünden istinaf isteminin davalı … yönünden reddine, davalı … yönünden kabulüne ilişkin kararın, süresi içinde davacı vekili ile davalı … tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.

Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan …’ın yetkilisi olduğu şirket arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, davalılardan …’nun ise kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye isabet edecek bağımsız bölümlerden birini satın aldığını, davalılardan …’nun tapuyu almadan önce satış bedeline mahsuben ödediği bedele karşılık şirket temsilcisi …’tan teminat senedi aldığını, daha sonra davalılardan …’nun bağımsız bölümün tapusunu almasına rağmen teminat senedini icraya koyduğunu ve müvekkiline de İİK’nın 89. maddesi kapsamında haciz ihbarnameleri gönderdiğini, postada yaşanan gecikme nedeniyle süresinde itiraz edemediğinden müvekkilinin banka hesaplarına haciz konulduğunu, icra baskısı altında dosya borcunu ödemek zorunda kaldığını, müvekkilinin davalılardan …’a herhangi bir borcu olmadığını, davalılardan …’nun ise teminat senedi olduğunu bildiği senedi bilerek icraya koyması nedeniyle kötüniyetli olduğunu belirterek İİK’nın 89/5. maddesi gereğince 80.157,28 TL’nin icra dosyasına ödendiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan istirdaden tahsilini, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

Davalılardan … vekili, davanın hak düşürücü içerisinde açılmadığından usulden reddinin gerektiğini, davacının 15 günlük süre içerisinde menfi tespit davası açmadığını, ispat yükünün davacı da olduğunu, bononun teminat senedi olmadığını, bu hususun yazılı delille ispat edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalılardan … davaya cevap vermemiş; duruşmalara da katılmamıştır.

İlk derece mahkemesince, davalılardan … yönünden üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük hak düşürücü içerisinde dava açılmadığından davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği, davalılardan … yönünden ise anılan davalı tarafından davacının kendisine borcu olduğunu iddia ve ispat edemediğinden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davalılardan … yönünden davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine, davalılardan … yönünden davanın kabulüne karar verilmiş; hükme karşı davacı vekili ve davalılardan … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

Bölge adliye mahkemesince, davalılardan …’nun istinaf başvurusu yönünden İİK m.89/5. maddesinde kötüniyet tazminatı öngörülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği, davacının istinaf başvurusu yönünden ise İİK m.89/5. maddesinde herhangi bir hak düşürücü süre öngörülmediği, bu nedenle dava süresinde açıldığından ilk derece mahkemesince davalılardan … yönünden davanın hak düşürücü süre nedeniyle karar verilmesinin doğru olmadığı, ancak davacının, alacaklının kötüniyetini ispat etmesi gerektiğini, dosya kapsamı itibarıyla davalılardan …’nun icra takibinde kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle davalılardan …’nun istinaf başvurusunun esastan reddine, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davalılardan … yönünden kötüniyeti ispat edilemediğinden davanın reddine, davalılardan … yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karar davacı vekili ve davalılardan … vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün HMK’nun 370/1. maddesi gereğince ONANMASINA, HMK 302/5 ve 373. maddeleri uyarınca dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, aşağıda dökümü yazılı 14,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan ve 59,30 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı … ‘ndan alınmasına, 14/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

4. HD. 14.06.2021 T. E: 2019/2212, K: 3006

Exit mobile version