Şikayetçi vekili, şikayet olunanın başlattığı İstanbul 14. İcra Müdürlüğü’nün 1998/19434 Esas sayılı takip dosyasından hazırlanan 06.10.2011 tarihli sıra cetvelinde, şikayet olunana birinci sırada pay ayrıldığını, şikayet olunanın, paraya çevrilen taşınmazlara yönelik satış talebinin reddedildiğini ve 13 yıldır yenilenmeyen hacizlerinin düştüğünü, bu nedenle sıra cetveline alınmasının hatalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaliyle, birinci sıranın müvekkiline verilmek suretiyle yeniden tanzimini talep etmiştir.
Şikayet olunan vekili, paraya çevrilen taşınmazlar üzerinde müvekkilinin hacizlerinin şikayetçinin haczinden eski tarihli olup, İİK’nın 106 ve 110. maddeleri uyarınca yasal iki yıllık süresinde satış talep ettiklerini, hacizlerinin düşmediğini, sıra cetvelinin doğru olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir.
Mahkemece aktif husumet ehliyeti olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine dair verilen karar, şikayetçi vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay (kapatılan) 23. Dairesinin 21.01.2014 tarih ve 2013/8182 E., 2014/346 K. sayılı kararıyla, diğer temyiz itirazları incelenmeksizin, hacizleri ayakta olan şikayetçiye pay ayrılmaması nedeniyle sıra cetveli aleyhine şikayette bulunmakta aktif husumet ehliyetinin bulunduğu, bu nedenle uyuşmazlığın esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, satış talebinde bulunması ve satış avansının süresi içinde depo edilmesi alacaklı bakımından getirilmiş bir ödev olduğu, üzerinden uzun zaman geçmesi tek başına satış talebinin geçerliğini kaybetmesi ve bunun sonucunda da haczin düşmesi sonucuna neden olmayacağı, şikayet olunanın 10.11.2000 tarihli satış talebinin geçerli olup haczinin ayakta olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre şikayetçi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Şikayet, sıra cetvelinde sıraya ilişkindir.
Somut olayda şikayet konusu sıra cetvelinde, şikayet dışı borçlunun Gaziantep ili 182 ada 426 parsel, 3028 ada 11 ve 12 parsel sayılı taşınmazlardaki hisselerinin satış bedellerinin paylaştırıldığı, şikayet olunanın alacaklı olduğu takip dosyası incelendiğinde,
ödeme emrinin borçluya 23.12.1998 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet olunan alacaklının 10.11.2000 tarihinde 3028 ada 11 ve 12 parsel sayılı taşınmazların satışını talep ettiği ve satış avansının 01.12.2000 tarihinde yatırıldığı görülmüştür. Mahkemece, şikayet olunanın 3028 ada 11 ve 12 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki hacizlerinin ayakta olduğunun kabulü isabetli ise de, şikayet olunan alacaklının da kabulünde olduğu gibi, 182 ada 426 parsel üzerindeki haczinin yasal satış isteme süresi içerisinde satış talep etmemesi ve satış avansını yatırmaması nedeniyle düştüğü gözetilerek, sıra cetvelinde 182 ada 426 parselin satış bedelinin dağıtımı yönünden sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle şikayetçi vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın temyiz eden şikayetçi yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 19.10.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.
6. HD. 19.10.2021 T. E: 4145, K: 963