Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

Her ne kadar süresinde talep edilen hacizlerin, İİK'nun 106-110 maddeleri gereğince düşmüş olduğu kabul edilse bile; İİK'nun 78/son fıkrasında ifadesini bulan hususun yani borçluya yenileme emri çıkarılması ve tebliğ edilmesi gerekliliğinin; baştan beri icra emri tebliğinden itibaren, 1 yıllık süre içerisinde haciz istememe haline münhasır olacağı anlaşılmakla, haciz istemek hakkı düşmediğinden dosyanın işlemden kaldırılmasının doğru olmadığı-

Her ne kadar süresinde talep edilen hacizlerin, İİK’nun 106-110 maddeleri gereğince düşmüş olduğu kabul edilse bile; İİK’nun 78/son fıkrasında ifadesini bulan hususun yani borçluya yenileme emri çıkarılması ve tebliğ edilmesi gerekliliğinin; baştan beri icra emri tebliğinden itibaren, 1 yıllık süre içerisinde haciz istememe haline münhasır olacağı anlaşılmakla, haciz istemek hakkı düşmediğinden dosyanın işlemden kaldırılmasının doğru olmadığı-

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi N. Taş Çörekçi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, borçlunun İcra Mahkemesi’ne başvurusunda; 25/01/2016 tarihinde takip dosyasının yenilenerek 2016/1164 Esas numarasını aldığını, yenileme emrinin tebliğe çıkartıldığını ve 02/02/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak yenileme emri tebliğ olmadan borçluya ait taşınmaza haciz konulduğunu, yenileme emri tebliğ edilmeden yapılan haciz işleminin haksız ve mesnetsiz olduğunu belirterek haczin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 78/2. maddesi gereğince, alacaklının haciz isteme hakkı, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren bir yıl geçmekle düşer. Bu durumda takip dosyası işlemden kaldırılır (md. 78/4). Bir yıllık süre (md.78/2) içinde haciz talebinde bulunan alacaklı, haciz talebini geri alabilir. Bu halde yeniden bir yıllık haciz isteme süresi işlemeye başlamaz. Alacaklı ancak ödeme emri tebliğinden itibaren işlemeye başlamış olan bir yıllık sürenin varsa kalan kısmında, yeniden haciz talebinde bulunabilir (md. 78/5).

A.an sürelerin geçirilmesi halinde, alacaklının “haciz isteme hakkı” düşer. Alacaklı, yeniden haciz isteyebilmek için yenileme talebinde bulunmalı ve bu talep borçluya tebliğ edilmelidir. İlâma dayalı olmayan takiplerde, yenileme talebi üzerine harç alınır (md.78/5).

Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 17/3/2010 tarihinde tebliğ edildiği ve alacaklının 1 yıllık yasal süre içinde 10/11/2010 tarihinde haciz talebinde bulunduğu görülmüştür. Alacaklı, 25/1/2016 tarihinde takip dosyasının yenilenmesi ile yeniden haciz talebinde bulunmuş olup, icra müdürlüğünce de talep doğrultusunda yenileme emri borçluya gönderilerek 02/2/2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. İİK 78/4. maddesinde; haciz talebinin kanuni müddet içinde yapılmaması veya geri alındıktan sonra bu müddet içinde yenilenmemesi halinde dosyanın muameleden kaldırılacağı belirtilmekle, alacaklının daha evvel İİK’nun 78/2. maddesinde belirlenen yasal sürede haciz talep ettiği anlaşılmakla, haciz isteme hakkı düşmemiş olacağından, İİK’nun 78/5. maddesi gereğince borçluya yenileme emri gönderilmesi gerekli değildir. Her ne kadar süresinde talep edilen hacizlerin, İİK’nun 106-110 maddeleri gereğince düşmüş olduğu kabul edilse bile; İİK’nun 78/son fıkrasında ifadesini bulan hususun yani borçluya yenileme emri çıkarılması ve tebliğ edilmesi gerekliliğinin; baştan beri icra emri tebliğinden itibaren, 1 yıllık süre içerisinde haciz istememe haline münhasır olacağı anlaşılmakla, haciz istemek hakkı düşmediğinden dosyanın işlemden kaldırılması doğru olmadığı gibi yukarıda belirtildiği üzere yenilenmesine de gerek bulunmamaktadır.

O halde, mahkemece, şikayetin reddi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/05/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.

12. HD. 02.05.2019 T. E: 2018/6631, K: 7563

Exit mobile version