Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

İcra emrinin borçlu vekiline tebliğ edilmediği, öğrenme tarihinin 21.08.2020 olduğu, takip kesinleşmeden haciz uygulandığı, paranın iadesi için ise İİK'nın 361. maddesindeki şartların oluşmadığı gerekçesi ile icra emri tebliğ tarihinin 21.08.2020 olarak düzeltilmesine, hacizlerin kaldırılmasına, tahsil edilen paranın iadesine ilişkin talebin reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-

İcra emrinin borçlu vekiline tebliğ edilmediği, öğrenme tarihinin 21.08.2020 olduğu, takip kesinleşmeden haciz uygulandığı, paranın iadesi için ise İİK’nın 361. maddesindeki şartların oluşmadığı gerekçesi ile icra emri tebliğ tarihinin 21.08.2020 olarak düzeltilmesine, hacizlerin kaldırılmasına, tahsil edilen paranın iadesine ilişkin talebin reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-

I. DAVA

Şikayetçi borçlular vekili dilekçesinde; müvekkilleri aleyhine Bursa 3. İcra Müdürlüğünün 2017/14356 esas sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlatıldığını, icra emrinin vekil olarak kendisine tebliğ edilmediğini, takibin yasaya uygun olarak kesinleşmediğini, takip kesinleşmeden müvekkili Kavim Yapı İnşaat Vinç Taahhüt İşleri San. ve Tic. Ltd. Şirketi’nin taşınır ve taşınmazlarının haczedildiğini, banka hesaplarına İİK’nın 89/1 ihbarnamesi gönderilmek suretiyle haciz işlemi yapıldığını ve Halk Bankası Özlüce Şubesi nezdindeki hesabından 140.000,00 TL’nin haczedilerek alacaklılara ödendiğini, takip talebi ve icra emrinin yasaya uygun düzenlenmediğini, takip dayanağı ilamın kesinleşmediğini belirterek icra emrinin tebliğ tarihinin muttali olunan 21.08.2020 olarak kabulüne, haciz işlemlerinin iptaline, müvekkillerinin banka hesaplarına konulan hacizlerin kaldırılmasına, müvekkili Kavim Yapı İnşaat Vinç Taahhüt İşleri San. ve Tic. Ltd. Şirketi’nden tahsil edilen 140.000,00 TL’nin en yüksek mevduat faiziyle birlikte banka hesabına geri iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı alacaklılar vekilği cevap dilekçesinde; şikayetin reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile icra emrinin borçlu vekiline tebliğ edilmediği, öğrenme tarihinin 21.08.2020 olduğu, takip kesinleşmeden haciz uygulandığı, paranın iadesi için ise İİK’nın 361. maddesindeki şartların oluşmadığı gerekçesi ile icra emri tebliğ tarihinin 21.08.2020 olarak düzeltilmesine, hacizlerin kaldırılmasına, tahsil edilen paranın iadesine ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlular vekili ve davalı alacaklılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Şikayetçiler vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilamlı icra yapmaya uygun bir ilam olmadan, alacaklı tarafından ilamlı takip yapılmasını sağlayacak bir ilam sunulmadan ilamlı icra takibine geçildiğini, İcra Müdürünün 21.07.2020 tarihli tensip zaptını düzenlerken kararda geçen 28.11.2017 tarihli kesinleştiği iddia edilen kararı araştırması ve alacaklıdan istemesi gerekirken istemediğini, icra emri davacıların vekili olarak taraflarına ve müvekkillerine tebliğ edilmediğini, tebligat yapılan eski vekil, davadan çekilmiş olup, yapılan tebligatı da iade ettiğini, davayı takip eden vekil olarak tarafına tebligat yapılmadığını, takibin kesinleşmediğini, icra emrine muttali olunan tarihin, ilamı veren mahkemeden derkenar aldıkları 21.08.2020 tarihi olduğunun yerel mahkeme tarafından da tespit edildiğini, iadesi istenen meblağın, müvekkilinin cebri icra tehdidi altında ödediği bir meblağ olmadığından, istirdat davasına konu olamayacağını, kesinleşen bir takip sonucunda ödenen para hakkında geri alma davası açılamayacağını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

2.Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; İcra Müdürlüğünce ilama uygun icra emri düzenlenerek ilamda yer alan ilgililerine usulüne uygun olarak tebliğe çıkarıldığını, tüm iş ve işlemlerin tamamen dayanak alınan ilama uygun olarak yapıldığını, ilamda, davacı şirketlerin vekili kısmında açıkça Av. E. Akdağ isiminin yer aldığını, Av. A. Ö. isminin yer almadığını, Bursa 4. İş Mahkemesinin 14.07.2020 tarih 2018/235 E. ve 2020/261 K. sayılı ilamı ile maddi tazminata ilişkin alacak kalemleri değiştiğinden ilamda yer alan taraflara yeni icra emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, icra dosyasında 28.11.2017 tarihli manevi tazminatın kesinleşmiş olması nedeniyle yeniden tebligat yapılmadan takibe devam edildiğini, ayrıca takip konusu ilamın ortadan kaldırıldığını, davanın konusuz kaldığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlular vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Şikayetçiler vekili temyiz dilekçesinde özetle; ortada ilamlı takibe uygun bir ilamın olmadığı, İİK’nın 40. maddesinin dikkate alınması gerektiği belirtilerek kararın bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; usulsüz tebliğ şikayeti, hacizlerin kaldırılması ve tahsil edilen paranın borçlulara iadesine ilişkindir.

2. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayetçi borçlular vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2004 sayılı Kanunun 364/2. maddesi yollamasıyla 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenlerden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.03.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

12. HD. 22.03.2023 T. E: 2022/8078, K: 1924

Exit mobile version