İçtihatlar Kategorisine En Son Eklenenler
-
Takibe konu çekin muhatap bankaya ibraz edildiği ve çek üzerinde “çekin, mahkeme tedbir kararına istinaden işlemsiz iade edildiğine” dair şerh bulunduğu görülmüşse de, ibraz tarihi bulunmadığından, takip tarihi itibariyle çekin 10 günlük sürede de bankaya ibraz edildiğinin kanıtlanamadığı ve bu durumda, takip dayanağı belge kambiyo senedi vasfını taşımadığından (adi havale hükmünde olduğundan), icra mahkemesince bu hususun re’sen gözönüne alınarak ve öncelikle icra takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
-
Covid 19 salgın hastalığıyla mücadele kapsamında yapılan değişiklikler gözetildiğinde, keşide tarihi 30.04.2021 olan çekin 01.06.2021 tarihinde ibraz edilmesinin mümkün olduğu- “Çekin yasal süre geçtikten sonra ibraz edildiği ve kambiyo vasfında olmadığı “gerekçesi ile “takibin iptaline” karar verilemeyeceği-
-
-İİK’nın 82/1-12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şart olduğu gibi, haczin yargılama süresince de ayakta kalması gerekir. -İİK’nın 106-110. maddeleri uyarınca haczin düşüp, düşmediği belirlenirken sürenin başlama tarihi olarak İcra Müdürlüğünce haciz kararının verilme tarihi esas alınmalıdır.
-
Tasarrufun iptali davasını açacak kişilerin; elinde geçici veya kati aciz belgesi bulunan alacaklılar ile -borçlu iflas etmiş ise- iflas idaresi ya da iflas idaresi tarafından dava kendisine devredilmiş olan alacaklılar olabileceği-
-
Borçlular tarafından mehil vesikasının alınması sırasında yatırılan teminatın, o tarih itibariyle dosya alacağının fer’ileri ile birlikte tamamını karşılayıp karşılamadığı değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
-
İcra emri TK’nın 21/2 maddesine göre usulüne uygun olarak tebliğ edildiğinden daha sonra yapılmış olan satış ilanı tebliğ işlemi yönünden TK’nın 21/2 maddesindeki tebliğ koşulları oluştuğundan, bu maddeye göre tebligat yapılmadan önce bilinen adrese TK’nın öngördüğü diğer usullerde tebligat gönderilmesi ve beklenmesi gerekli değildir.
-
İpotek akit tablosunda yer alan 5.5.1995 tarihine kadar geçen sürede faiz istenemez ise de; bu dönemin geçmesinden sonra talep tarihine kadar ana para ve eklentilerinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilebileceği-
-
Faizsiz tesis edilen, kesin borç (karz) ipoteği olduğu anlaşılan ipotekle ilgili olarak, MK. mad. 875 gereğince alacaklının, ipoteğin fekki için ana paranın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceği
-
İpotek akit tablosunda vadenin belirlenmemiş olduğu anlaşılmış olduğundan, ipoteğin fekkine ilişkin ihtarın bildirilmesi ile alacağın muaccel hale geleceği ve muacceliyet tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceği, mahkemece ipoteğin fekkinin ihbar edilip edilmediği araştırılarak, şayet ipoteğin fekki bildirilmişse ihbar tarihine kadar faizsiz, ihbar tarihinden sonra ise faiz işletilmesi, ipoteğin fekkinin ihbar edilmemişse faiz işletilmeksizin sonuca gidilmesi gerekeceği-
-
İİK’nun 153. maddesi uyarınca, borçlunun ipotek senedi mucibince işlemiş ve işleyecek bütün faizleri ile birlikte borcu depo etmesi ve alacaklının bahsi geçen maddede yazılı yasal müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makbul bir sebep belirtmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina etmesi halinde ipoteğin terkinine karar verileceği-
-
Alacaklının, ipoteğin fekki için ana paranın dışında takip masraflarını ile geçen günlerin faizlerini de isteyebileceği; bu durumda borçlunun, ana para ile birlikte onun yukarıda belirtilen fer’ilerini depo etmek suretiyle, ipoteğin fekki için icra dairesine doğrudan başvurabileceğ
-
İcra dairesince ipotek alacaklısının mirasçılarına 15 gün içinde icra dairesine gelerek yatan paranın alınması ve ipoteğin çözülmesi için muhtıranın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ipotek alacaklılarının İİK.nun 153/1.maddesinde belirlenen bu süre içinde gelmediği veya gelip de kanunen makbul bir sebep beyan etmedikleri anlaşıldığından, mahkemece, ipotek alacağına vade tarihinden itibaren ipotek akit tablosunda kararlaştırılan orana göre göre faiz hesaplanıp, ipoteğin temin ettiği toplam alacak miktarı belirlenmek suretiyle, borçlu tarafından yatırılan miktarın bu belirlenen meblağı karşılayıp karşılamadığı tespit edilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
-
İİK.nun 153. maddesi uyarınca ipoteğin kaldırılabilmesi için borçlu tarafından, ipotek akit tablosunda yer alan vade tarihinden talep tarihine kadar ana para ve eklentilerinin ödenmesi zorunlu olup, icra müdürlüğü tarafından borçluya çıkartılacak muhtırada bu hususların gözetilip gözetilmediğinin de icra hakimince denetlenmesi gerekeceği
-
İpotek alacaklısı “ipoteğin günümüz koşullarına göre uyarlanması gerektiği, bu doğrultuda yapılacak hesaplamaya göre ipotek bedelinin depo edilebileceği” iddiasıyla depo edilen ipotek bedeline itiraz ettiğinden, ihtilafın çözümlenmesi yargılama yapılmasını zorunlu hale getirdiği ve bu nedenle icra mahkemesinden ipoteğin fekkinin talep edilemeyeceği-
-
İİK. 153 uyarınca, borçlunun ipoteğin kaldırılması talebini alacaklının veya mirasçılarının “ipotek bedelinin uygulanması gerektiğini” belirterek kabul etmeyebilecekleri-
-
TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğünün taşınır,taşınmaz malları ile hak ve alacaklarının haczini engelleyen açık bir yasal düzenleme bulunmadığı, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa hükümlerine de tabi olmadığı görülmekle Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğünün üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının haczinin mümkün olduğunun kabulü gerekir.