İçtihatlar Kategorisine En Son Eklenenler
-
Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmış ise sözleşmenin tarafı olmayan eşin, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline geleceği ve dava konusu kiralananın aile konutu olması halinde dahi dava dışı eş takip tarihine kadar kiralayana bir bildirimde bulunmadığından kira sözleşmesinin tarafı haline gelemeyeceği- İcra takibinde haklılık durumunun takip tarihi itibariyle değerlendirilmesi gerektiğinden mahkemece açılan davanın bekletici mesele yapılmamasının da yerinde olduğu-
-
Alacaklının İİK’nın 149. maddesi kapsamında yaptığı takip talebi üzerine, İcra Müdürlüğünün takip talebini kabulüne ilişkin yetkisinin ancak ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarı içerip içermediği ve alacağın muaccel olup olmadığına ilişkin hususlarla sınırlıdır.
-
Davacı bankanın uzun yıllara sari ilişki sonrasında fazla tahsilat yaptığını kabul ederek iade ettiği bir parayı, sonradan hata ettiği gerekçesiyle talep etmesinin mümkün olmadığı, davacı bankanın davalı hakkında takibe girişmedeki gerekçesi yerinde değil ise de takibinde kötü niyetli olmadığı gerekçesiyle davacının itirazın iptaline ilişkin davasının reddine
-
Takip talepnamesindeki “.. başlangıç tarihli kira sözleşme metni ile tahliyesi” ibaresinden alacaklı tarafından tahliye yolunun da tercih edildiğinin anlaşıldığı- Takip dayanağı kira sözleşmesinden kiralanan yerin adresi belli olduğundan ayrıca tahliye adresinin gösterilmesi zorunlu olmadığı
-
Döviz alacağı yönünden uygulanacak faiz oranının, dava tarihinden itibaren Devlet bankalarının USD ile açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına fiilen ödenen en yüksek faiz oranı olmasının gerektiği-
-
Sadece «takip talebi»nde veya hem «takip talebi»nde ve hem de «ödeme (icra) emri»nde, takip konusu yabancı para alacağının Türk parası ile tutarının (karşılığının) -«harca esas değer» olarak- gösterilmemiş olması halinde, icra mahkemesince doğrudan doğruya (kendiliğinden) veya (süresiz) şikayet yoluyla yapılacak başvuru üzerine «takibin iptaline» karar verilmesi gerekeceği, İİK. 58/II-3 hükmünün devletin hükümranlık hakları ve kamu düzeniyle ilgili bir hüküm olduğu
-
Takip talebinde yer alan özellikle, “…fiili ödeme günündeki T.C. Merkez Bankası efektif satış kuru karşılığı olan Türk Lirası karşılığı olarak borçludan tahsili…” ibaresi de dikkate alındığında alacaklının, TBK 99 uyarınca seçimlik hakkını, yabancı para alacağının fiili ödeme günündeki Türk Lirası karşılığı olarak tahsil edilmesini talep ederek bu yönde kullandığının anlaşılmakta olduğu- İcra takip talebinde yabancı para alacağı Türk Lirasına çevrilerek “1.706.318,34TL’den oluşmakla” denilip bu alacağa “takip tarihinden itibaren yasal faizi” ibaresi eklenmişse de, burada belirtilen yasal faizin, yabancı para alacakları için öngörülen yasal faiz olduğu anlaşıldığından, davacı alacaklının talebinin USD döviz cinsinden olduğunun kabulü gerektiği-
-
Kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması istemi-
-
Kiraya verenlerin birden fazla olması durumunda aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan, temerrüt nedeniyle tahliye kararı verilebilmesi için icra takibinin tüm kiralayanlar tarafından yapılmasının ve davanın da birlikte açılmasının zorunlu olduğu, bu hususun kamu düzenine ilişkin olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekeceği, davanın açılmasındaki noksanlığın sonradan giderilmesi mümkün ise de temerrüde esas ihtarnamedeki ve temerrüt ihtarı yerine geçen icra takibindeki noksanlığın sonradan giderilmesinin mümkün olmadığı-
-
Kira sözleşmesinde kira bedelinin yabancı para olan EURO olarak ödenmesi kararlaştırıldığından bunun tahsiline yönelik takibe itirazın kaldırılmasına karar verilerek icra inkar tazminatının ise Türk parası cinsinden belirlenmesi gerektiği-
-
Ödeme emrinin iptaline karar verilmesi halinde takibin devamını sağlamak için, borçluya yeniden ödeme emri çıkarılması gerekeceğinden alacaklının itirazın kaldırılması istemi konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekeceği-
-
İtirazın tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını istemeyen alacaklının bir daha aynı alacaktan dolayı ilamsız icra yoluyla takip yapamayacağı-
-
Kira sözleşmesinin ön yüzünde kira bedelinin “her yıl, yıllık peşin” olarak ödeneceği, sözleşmenin hususi şartlar bölümünde ise kira bedelinin ayın ilk 5 gününde ve her ay peşin ödeneceği düzenlendiğinden, itirazın kaldırılması iseminin reddi gerektiği-
-
Uyuşmazlık, yabancı para olarak belirlenen kira bedeline 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun yürürlük tarihinden sonra sözleşmedeki kira artış oranının uygulanıp uygulanmayacağına ilişkindir.
-
Yazılı kira sözleşmesine dayalı olarak, ödenmediği iddia olunan kira alacaklarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesine rağmen takibe, sözleşmenin varlığına ve aylık kira miktarına itiraz etmediği, bu durumda kira ilişkisi ve talep konusu aylık kira bedelleri ile takip konusu miktarın kesinleştiği, ödeme emrindeki yasal 30 günlük sürede borcun ödendiği davalı tarafca ispat edilemediğinden temerrüdün gerçekleştiği-
-
Borçlunun 30 günlük ödeme süresi içinde takibe konu ana parayı ödemesi, tahliyeyi engelleyici bir faktör olup faiz, icra giderleri ve vekalet ücreti gibi kira borcundan sayılmayan kalemleri ödememiş olması nedeniyle de icra mahkemesinden tahliye istenemez