12. Hukuk Dairesi 2016/27395 E. , 2018/484 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Şikayetçi Milli Savunma Bakanlığı, kendisine 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ edilen Genel Kurmay Başkanlığı’nı temsilen icra mahkemesine yaptığı başvuruda, Genel Kurmay Başkanlığı’nın tüzel kişiliği bulunmadığını ileri sürerek tebliğ edilen haciz ihbarnamesinin iptalini talep ettiği, mahkemece, üçüncü kişiye gönderilen yazının İİK. 78. madde kapsamında haciz müzekkeresi olduğundan üçüncü kişinin haciz müzekkeresinin iptalini istemekte hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.
Borçlunun üçüncü kişi nezdindeki alacakları taşınır niteliğinde olduğundan, takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı, İİK’nun 78. ve müteakip maddeleri gereğince üçüncü kişiye yazılacak bir haciz yazısı ile haciz konulmasını isteyebileceği gibi, üçüncü kişiye İİK’nun 89. maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderilmesi suretiyle de alacağın haczini talep edebilir. Borçlunun, üçüncü kişi nezdinde ileride doğması muhtemel alacaklarının haczi ise ancak İİK’nun 78. maddesi kapsamında gönderilecek haciz yazısı ile mümkündür.
Her iki hal İİK’nun farklı maddelerinde düzenlenmiş olup, sebep ve sonuçları değişiklik arz eder. İİK’nun 78. maddesi gereği üçüncü kişiye doğrudan haciz müzekkeresi gönderilmek suretiyle, borçluya ait hak ve alacaklar üzerine haciz konulması halinde, üçüncü kişi tarafından yapılması gereken, borçluya ait hak ve alacak var ise haciz gereği işlem yapmak, yok ise haczedilecek mal ve hak bulunmadığını icra dairesine bildirmektir. İİK.’nun 89. maddesinden farklı olarak, üçüncü kişinin, doğrudan İİK’nun 78. maddesine göre istenen haciz nedeniyle anılan işlemlerin dışında herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla, haciz yazısına cevap verilmemesi halinde üçüncü kişi nezdinde kesinleşen bir alacak yoktur.
Somut olayda, şikayetçi kuruma İİK. 89. madde kapsamında haciz ihbarnamesi gönderilmiş olup, bunun bir örneği icra dosyasında mevcut olup, bir örneği de şikayetçi tarafından dilekçe ekinde ibraz edilmiştir. Şikayetçiye 05.05.2016 tarihinde tebliğ edilen haciz ihbarnamesine ilişkin tebligat parçası üzerinde maaş haciz müzekkeresi yazılması haciz ihbarnamesini haciz müzekkeresine çevirmeyeceğinden, şikayetçi üçüncü kişinin itirazda bulunmakta ve haciz ihbarnamesinin iptalinin istemekte hukuki yararı bulunmaktadır.
O halde mahkemece, şikayete konu işlemin haciz ihbarnamesine ilişkin olması nedeniyle şikayetin esasının incelenmesi gerekirken, hatalı vasıflandırma sonucu, yerinde olmayan gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.