12. Hukuk Dairesi2015 ve Öncesi YıllarBorca İtirazKambiyo Senetlerine Özgü Haciz YoluSatış Talebi (Haciz)Takip AçılışTebligat

İkinci kez ödeme emri tebliği yeni bir itiraz hakkı tanıdığı, için ikinci ödeme emrinin tebliğ tarihine göre süresinde yapılan itirazın esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği

12. Hukuk Dairesi         2013/4332 E.  ,  2013/13512 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : İstanbul 9. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/12/2012
NUMARASI : 2012/1151-2012/1226

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için  Tetkik Hakimi r tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlu şirketin takibe konu senedin sözleşmenin teminatı olarak verildiğini belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece,  HMK.nun 115/1-ı maddesi gereğince dava şartını içermediği gerekçesiyle itirazın reddine karar verildiği  anlaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinde;
Alacaklı tarafından 26/06/2012 tarihinde bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe başlandığı, ödeme emrinin borçlu şirkete 22/08/2012 tarihinde tebliğ edildiği, 02/10/2012 tarihinde borçlunun ödeme emrinin tebliğinin usulüne uygun olmadığı; 03/10/2012 tarihinde de dayanak senedin sigorta acentelik sözleşmesi gereğince teminat amaçlı verildiği iddiası ile icra mahkemesine başvurduğu, bu iki dosyanın birleştirildiği ve İstanbul 9.İcra Mahkemesi’nin 07/12/2012 tarih ve 2012/1061E.-1225K. sayılı kararı ile tebligat usulsüzlüğü şikayeti kabul edilerek tebliğ tarihinin 02/07/2012 tarihi olarak düzeltilmesine, teminat senedi olduğuna yönelik iddianın ise düzeltilen ödeme emri tebliğ tarihine göre süresinde olmadığından reddine karar verildiği, bu karardan önce alacaklı vekilinin 18/10/2012 tarihinde mahcuzların satışı talebinin, icra müdürlüğünce, 02/07/2012 tarihinde  borçlu vekilinin dosyaya vekaletname ibraz ettiği bu tarihten sonra vekil yerine borçlu asile ödeme emri tebliğ edildiği, borçlu vekiline ödeme emri tebliğ edilmeden takip kesinleşmeyeceğinden satış talebinin reddedilmesi üzerine alacaklı vekilinin 19/10/2012 tarihinde satış talebinin reddi işlemine yönelik şikayet hakkı saklı kalmak kaydıyla borçlu vekiline ödeme emri tebliğ edilmesini istediği, borçlu vekili adına çıkarılan ödeme emrinin de 22/10/2012 tarihinde tebliğ edildiği, bu ödeme emrine karşı borçlu şirketin daha önceki başvurusunda da belirttiği dayanak senedin acentelik sözleşmesi gereğince teminat olarak verildiği itirazı ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, HMK.nun 114/1-ı maddesinde belirtilen “aynı davanın, dana önceden açılmış ve halen görülmekte olması” nedeniyle HMK.nun 115.maddesi gereğince itirazın reddine karar verildiği görülmektedir.
Dairemizin, Hukuk Genel Kurulu’nca da aynen benimsenen yerleşik uygulamasına göre, borçluya ikinci kez ödeme emri tebliği ona yeni bir itiraz hakkı tanır.(HGK.nun
13.12.2006 tarih ve 2006/12-786/783  sayılı kararı)
Somut olayda, borçlu vekiline ödeme emri tebliğ edilmeden takip kesinleşmeyeceği gerekçesiyle alacaklı vekilinin satış talebinin 18/10/2012 tarihinde icra müdürlüğü tarafından reddedildiği, bunun üzerine alacaklı vekilinin, borçlu vekiline ödeme emri çıkarılmasını talep ettiği ve borçlu vekiline ödeme emri tebliğ edildiği 18/10/2012 tarihli icra müdürlüğü kararı alacaklı vekilinin şikayetiyle İstanbul 9.İcra Mahkemesi’nin 31/12/2012 tarih ve 2012/1128 E.-1352 K.sayılı kararı ile iptal edilmiş olsa da,  ikinci kez ödeme emri tebliği yeni bir itiraz hakkı tanıdığı, için ikinci ödeme emrinin tebliğ tarihine göre süresinde yapılan itirazın esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, HMK.nun 114/1-ı.maddesi gereğince itirazın reddi isabetsizdir.
Öte yandan HMK’nun 297. maddesinin (1). fıkrası gereği hükümde “Türk Milleti Adına” ibaresinin yazılması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu