Son Eklenenler
-
Haksız rekabetin önlenmesine ilişkin ilamların şahsın hukukuna ait olması nedeniyle, kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağı- Maddi-manevi tazminat, ilam vekalet ücreti, yargılama giderinin tahsili istemiyle, dayanak ilam kesinleşmeden başlatılan takibin iptali gerektiği-
-
Dava konusu eylemlerinin haksız rekabet oluşturduğunun tespit ve men’ine karar verilerek, maddi ve manevi tazminata hükmedilmesine” ilişkin ilam tarafların şahsı ya da ailevî yapısı ile ilgili hukukî durumlarında, ticaret sicili kayıtlarında değil, malvarlığında değişiklik oluşturacak nitelikte olduğundan ilâmın takibe konulabilmesi için kesinleşmesi gerekmediği
-
Taşınmazın icra hukuk mahkemesince İİK’nun 36. maddesi hükmünce teminat olarak kabul edildiği durumda, alacaklı lehine taşınmaz üzerine ipotek konarak borçluya mehil verilmesi gerektiğ
-
Tasarrufun iptali- Tehiri icra- Aşkın haciz-
-
Takip Dayanağı ilamın Yargıtayca bozulduğu tarihte icra takip işlemleri duracağından, bozma ilamının icra dosyasına geç sunulmuş olması, bozma ilamından sonra yapılan icra takip işlemlerini geçerli kılmaz.
-
El Atmanın Önlenmesi ve Ecrimisile ilişkin ilamların icrasında tehiri icra
-
Sözü edilen ilamın icra takibine konulduğu, borçlulardan ikisi tarafından teminat mektubunun takip dosyasına konulduğu ve mehil vesikasının alındığı, sözü edilen bu karar ibraz eden borçlular açısından geçerli olacağından mehil talebinde bulunmayan diğer borçlular yönünden bu kararın bağlayıcılığının olmadığı
-
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, teminat mektubunun paraya çevrilmesi işlemine ilişkin müdürlük kararını şikayet (İİK’nun 36. maddesinin uygulanmasına dair) olup, bu kararın kesin olduğu
-
Takibin fazladan ödenen paranın istirdatına yönelik hükme ilişkin olması, yani, menfi tespit davasından dönüşen istirdat davasına ilişkin olmaması halinde, ilamın kesinleşmeden icra takibine konu edilebileceği
-
Takip dayanağı ilamın, denetime elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulduğu gerekçesiyle bozulması karşısında, bozma gerekçesine göre manevi tazminat ve bağlantılı hakların kesinleştiği sonucu çıkarılamayacağı, teminatın paraya çevrilmesi talebinin reddi gerektiği