Son Eklenenler
-
Takip dayanağı ilamın hüküm kısmında tapu iptal ve tescile ilişkin herhangi bir hüküm bulunmasa da, ilama ilişkin davanın tapu iptal ve tescil istemini de içerecek şekilde terditli açıldığı, mahkemece taşınmazın aynına ilişkin değerlendirme yapılarak tapu iptal tescil istemi reddedildiğinden, ilam ile tazminata hükmedilmiş olsa bile, ilamın içeriğinde taşınmazın aynına ilişkin değerlendirme yapıldığından, takip dayanağı ilamın kesinleşmeden icra edilemeyeceği-
-
Takibin konusu, asıl davadaki hüküm fıkrası olup, alacağa ilişkin davanın konusunu oluşturan taşınmazın birleşen davada tapu iptali talebine konu edilmediğinden yapılan yargılamada taşınmazın aynının tartışıldığından söz edilemeyeceği, o halde, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararı yerinde olup, Bölge Adliye Mahkemesince borçlunun istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekeceği-
-
HMK’nın 350 ve 367. maddelerine göre, kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararların kesinleşmedikçe yerine getirilemeyeceği, takibin konusu, asıl davadaki hüküm fıkrası olup, alacağa ilişkin davanın konusunu oluşturan taşınmazın birleşen davada tapu iptali talebine konu edilmediğinden yapılan yargılamada taşınmazın aynının tartışıldığından söz edilemeyeceği, o halde, mahkemece şikayetin reddi yerine, yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
-
İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulması sırasında tehiri icra talep edilmesi ve icra müdürlüğüne başvurularak gerekli teminatın yatırılması halinde icra müdürlüğünce Bölge Adliye Mahkemesinden tehiri icra kararı getirmek için süre (mehil vesikası) verilmesinin gerektiği, ayrıca Bölge Adliye Mahkemesi tarafından takibe dayanak ilk derece mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi durumunda, bu karara karşı temyiz yolunun açık olması ve tehiri icra talepli temyiz dilekçesi verilmesi halinde de, icra müdürlüğünce Yargıtay’dan tehiri icra kararı getirmek için süre (mehil vesikası) verilmesi gerektiği (Bölge Adliye Mahkemesi kararları arasındaki uyuşmazlığın Yargıtay 12. HD.’nce giderilmesine dair karar)-
-
Dosyada konulmuş olan hacizlerin kaldırılması için icra mahkemesince verilmiş olan ‘takibin iptali’ne ilişkin kararın kesinleşmesine gerek bulunmadığı-
-
“Limited şirket hisse devrinin hile sebebi ile geçersizliğine, hisselerin alacaklıya aidiyetinin tespitine ve bu hususun Limited Şirket pay defterine tesciline ilişkin ilamın kesinleşmeden icra edilebileceği-
-
Alacaklının ilamlı takibe başlamadan önce,ilamdaki alacakları adına aldığı ihtiyati haciz kararı alınmış olmasının kesinleşmeden infaz edilemeyecek ilam hakkında takip yapma hakkı vermeyeceği,ihtiyati haciz kararına dayalı olarak ilamlı takip yapılamayacağı-
-
Takibe konu ilamın karşılıklı edimleri ihtiva etmesi halinde, bu ilamın icra edebilmesi için ilk olarak alacaklının kendi edimini yerine getirmesi gerektiğinden ilamda alacaklıya yüklenen edim ifa edilmeden takibin devamı mümkün olmayıp ifa edilinceye dek takibin durdurulmasına karar verilmesi gerektiği-
-
İlamda elektrik direği ve kabloların kal’i için bir süre belirlenmediği, bu durumda icra müdürlüğünce işin mahiyeti gözetilerek İİK ‘nın 30. maddesi ile Yönetmeliğin 25. maddeleri gereğince borçlu idareye makul bir süre verilmesi gerekirken talebin reddine ilişkin icra müdürlüğü işleminin yerinde olmadığı,
-
İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulması sırasında tehiri icra talep edilmesi ve icra müdürlüğüne başvurularak gerekli teminatın yatırılması halinde icra müdürlüğünce Bölge Adliye Mahkemesinden tehiri icra kararı getirmek için süre (mehil vesikası) verilmesinin gerektiği, ayrıca Bölge Adliye Mahkemesi tarafından takibe dayanak ilk derece mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi durumunda, bu karara karşı temyiz yolunun açık olması ve tehiri icra talepli temyiz dilekçesi verilmesi halinde de, icra müdürlüğünce Yargıtay’dan tehiri icra kararı getirmek için süre (mehil vesikası) verilmesi gerektiği (Bölge Adliye Mahkemesi kararları arasındaki uyuşmazlığın Yargıtay 12. HD.’nce giderilmesine dair karar)-