Son Eklenenler
-
-İtirazın İptalinde Tehiri İcra – İcra müdürlüğünün tehiri icra kararı getirilmesi için verdiği mehil içinde takibin duracağı ve hiç bir icra takip işlemi yapılamayacağı-
-
Takip dayanağı ilamda vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden müştereken ve müteselsilen tahsil hükmü bulunmadığından hüküm kısmında adı geçen davalıların bu alacak kalemleri yönünden eşit olarak sorumlu olduklarının kabulü gerekir
-
İlama konu edilen hakkın elbirliği mülkiyetine konu bir hak olması, yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda ayrıca müteselsillik kaydı konulmadığı sürece, kendiliğinden müteselsil sorumluluğu gerektirmez. Bu durumda, her iki borçlunun ödenmesi gereken paradan eşit oranda sorumlu olduklarının kabulü gerekir.
-
Alacaklıca bozmadan önce itirazın iptali ilamında hükmedilen feriler yönünden iki ayrı takip başlatılmış olmakla, bozma ilamından sonra aynı alacak kalemlerinin itirazın iptaline konu ilamsız takip dosyasından tekrar istenmesinin mükerrer olduğu- Alacaklı tarafından bozma öncesi karara istinaden icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama gideri ile harç yönünden ayrı ayrı takip yapıldığından bozma sonrası verilen karara istinaden düzenlenen şikayete konu icra emrinde talep edilen bu kalemler yönünden icra emrinin iptaline karar verilmesi gerektiği-
-
Borçlunun, ilamda kendi lehine hükmedilen ilam vekalet ücretini, alacaklıya olan borcu sebebiyle ödeme yaparken mahsup etmesi, kendi lehine olan bir hükümden vazgeçmesi anlamına gelir ki, bu durumun Avukatlık Kanunu’nun 164/5. maddesine aykırı olmadığı, borçlu, aynı ilamda kendi lehine hükmedilen ilam vekalet ücretini mahsup ettiğini bildirdiğinden ilamda davalı (borçlu) lehine hükmedilen ilam vekalet ücretinin mahsup edilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı-
-
Yargıtay’dan tehiri icra kararı alabilmek üzere icra müdürlüğü tarafından mehil verilebilmesi için ibraz edilen teminat mektubu veya yatırılan nakdi teminat, ödeme yerine geçmez ise de, borçlu tarafından yatırılan teminatın, yatırıldığı tarih itibari ile icra takip dosyası alacağını tüm fer’ileri ile birlikte karşılaması halinde, mevcut hacizlerin aşkın hale geleceği kuşkusuz olduğu gibi, hacizlerin devam etmesinin İİK’nun 85/son maddesiyle de bağdaşmayacağı, şu hale göre; borçlu tarafından, dosya borcunun tamamı (asıl alacak ve fer’ileri) icra dairesine depo edilmiş olmakla, mahkemece, aşkın hale gelen hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
-
Yargıtay’dan tehiri icra kararı almak üzere icra müdürlüğü tarafından mehil verilebilmesi için ibraz edilen teminat mektubu veya yatırılan nakdi teminat, ödeme yerine geçmez ise de, borçlu tarafından yatırılan teminatın, yatırıldığı tarih itibari ile icra takip dosyası alacağını tüm fer’ileri ile birlikte karşılaması halinde, mevcut hacizlerin aşkın hale geleceği-
-
İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulması sırasında tehiri icra talep edilmesi ve icra müdürlüğüne başvurularak gerekli teminatın yatırılması halinde icra müdürlüğünce Bölge Adliye Mahkemesinden tehiri icra kararı getirmek için süre (mehil vesikası) verilmesinin gerektiği, ayrıca Bölge Adliye Mahkemesi tarafından takibe dayanak ilk derece mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi durumunda, bu karara karşı temyiz yolunun açık olması ve tehiri icra talepli temyiz dilekçesi verilmesi halinde de, icra müdürlüğünce Yargıtay’dan tehiri icra kararı getirmek için süre (mehil vesikası) verilmesi gerektiği (Bölge Adliye Mahkemesi kararları arasındaki uyuşmazlığın Yargıtay 12. HD.’nce giderilmesine dair karar)-
-
Sigorta Tahkim Kararlarına Karşı Tehiri İcra Yolu
-
Dosya kapsamında yapılan ödemeden takipten önce alacaklının ya da vekilinin haberdar edildiği ispatlanamadığından ve alacaklının her gün ve saatte banka hesabını denetlemesi hayatın olağan akışı içinde mümkün bulunmadığından dolayı bu ödemenin kısmi ödeme olduğunun kabulü gerekeceği, o halde mahkemece, alacaklının alacağını icra vasıtasıyla tahsili talebinde bulunmasında bir usulsüzlük olmadığı nazara alınarak, TBK’nun 100. maddesi (BK’nun 84. maddesi) ve İİK’nun 33. maddesi gözetilerek gerektiğinde Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle işlemiş faiz, icra vekalet ücreti ve takip masrafları dikkate alınarak borç miktarının belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-