Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

İpotekli takipte kıymet takdirine esas alınan menkuller için satış istenildiği, menkulleri başka bir icra dosyasından ihale ile aldığını iddia ederek mülkiyet iddiasına dayanan 3. kişinin istihkak iddiasının dinlenebilir olduğunun kabulü gerekir.

ÖZET : İpotekli takipte kıymet takdirine esas alınan menkuller için satış istenildiği, menkulleri başka bir icra dosyasından ihale ile aldığını iddia ederek mülkiyet iddiasına dayanan 3. kişinin istihkak iddiasının dinlenebilir olduğunun kabulü gerekir.
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A
   Y A R G I T A Y   İ L A M I
ESAS NO : 2024/1038
KARAR NO: 2024/6181
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 27.11.2023
NUMARASI : 2022/520-2023/1862
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı/borçlu İsmail Devran tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Talep, 3. kişinin açtığı İİK 97-99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet ile terditli olarak ileri sürdüğü istihkak iddiasına ilişkindir.
Mahkemece, istihkak iddiasına ilişkin herhangi bir haciz işlemi olmadığı, sadece mahcuzların kıymet takdirlerinin yapıldığı, henüz satış talep edilmediği dosyada satış talebi bulunmadığından icra müdürlüğünün bu aşamada istihkak prosedürünü uygulaması işleminin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulü ile istihkak davasının dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, karara karşı alacaklı ve borçlu istinaf yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı alacaklı vekilince süresinde gerekçeli istinaf dilekçesi sunulmadığından istinaf isteminin kamu düzeni ile sınırlı incelenmesinde ve davalı borçlunun istinaf nedenleri ile sınırlı incelenmesinde; somut olayda rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takipte, haciz aşaması olmadığı için istihkak iddiaları İİK 150/g m. uyarınca paraya çevirme aşamasında (rehinli malın satışının istenmesinden sonra) inceleneceği, şikayet tarihi itibari ile henüz rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takipte satış aşamasına geçilmemiş olduğu için istihkak iddiasının incelenmesinin mümkün olmadığı değerlendirilerek mahkeme kararında isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile başvuruların esastan reddine karar verilmiş, karar borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İİK’nın 150/g maddesi “Satılması istenen rehin hakkında 92 nci maddenin üçüncü fıkrası ve 93, 96, 97, 97/a, 98 ve 99 uncu maddeler ile 112’den 137 nci maddeye kadar olan hükümler kıyas yolu ile uygulanır” hükmünü içermektedir. Buna göre taşınmaz rehnine konu menkuller üzerinde, 3. kişi ya da borçlu tarafından 3. kişi lehine ileri sürülen mülkiyet iddiasının, İİK’nın 96-99. maddeleri gereğince istihkak prosedürü çerçevesinde incelenmesi gerekir.
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip talebi üzerine icra dairesi kendiliğinden satış hazırlıklarına başlar; bu maksatla tapudan kayıt örneklerini ve belediyeden taşınmazın son imar durumunu getirir ve takibin kesinleşmesini beklemeden kıymet takdirini yaptırır. Alacaklının, burada da satış talebinde bulunması gerekir (150/e). İcra dairesi re’sen satış hazırlıklarına başlayabilir (150/d) ise de talep olmadan kendiliğinden (re’sen) rehinli malı satamaz ( (Kuru, Baki, İcra İflas Hukuku El Kitabı, 2013, S. 1021).
Somut olayda, dayanak icra dosyasında (Ankara 15. İcra Dairesinin 2015/3145 E. sayılı) ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine başlandığı, itiraz üzerine alınan itirazın iptali kararı ile takibe devam olunduğu, 18.2.2015 tarihinde tapu kaydına 150/c şerhi işlendiği, kıymet takdiri yapıldığı, alacaklı tarafından 28.7.2019 tarihinde satış talebinde bulunulduğu öncesinde taşınır üzerinde 3083 sayılı yasadan kaynaklı şerhler nedeni ile 9.8.2019 tarihinde satış talebinin reddine karar verildiği, yeniden talep üzerine de 30.9.2019 tarihinde şerhin satışa engel olmadığından bahisle satış kararı verildiği, ancak 25.11.2019 tarihinde satışın düşürülmesi kararı verildiği görülmektedir.
İstanbul Anadolu 25. İcra Dairesinin 2018/18642 Esas sayılı dosyasında şikayetçi 3. kişinin alacaklı olduğu ve ipotekli takipte kıymet takdirine esas alınan bir kısım menkulün anılan icra dosyasından yazılan talimat uyarınca Turhal İcra Dairesinin 2018/423 talimat sayılı dosyasından haczedildiği ve şikayetçi 3. kişiye 14.11.2019 tarihinde ihale olunduğu, ihale ile ilgili olarak açılan ihalenin feshi davası reddedilerek, 1.4.2021 tarihinde kesinleştiği görülmektedir.
Öte yandan, dayanak icra dosyasında 15.1.2020 tarihinde yeniden satış talebinde bulunulduğu, farklı tarihli taleplere istinaden Turhal İcra Dairesinin 2018/423 talimat dosyası ile ihalesi yapılan menkuller üzerinde Turhal İcra Dairesinin 2015/438 sayılı dosyasından kıymet takdiri yapıldığı, aksi sabit oluncaya kadar geçerli icra tutanaklarına göre de satış masrafının yatırıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda ipotekli takipte kıymet takdirine esas alınan menkuller için satış istenildiği, menkulleri başka bir icra dosyasından ihale ile aldığını iddia ederek mülkiyet iddiasına dayanan 3. kişinin istihkak iddiasının dinlenebilir olduğunun kabulü gerekir. Bu kabul doğrultusunda davanın esasına ilişkin değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Davalı borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca, istinaf talebinin esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi KALDIRILMASINA, İlk Derece kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 12.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Exit mobile version