Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

İtirazın iptali ilamının, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlayan bir ilam olduğu, itirazın iptali davasını kazanan alacaklının, ilamsız icra takibine devam edilmesini (haciz, satış, paranın ödenmesini) isteyebilmesi için itirazın iptali kararının kesinleşmesinin gerekmediği- İtirazın iptali kararını temyiz eden borçlunun, Yargıtay'dan icranın durdurulmasına karar verilmesini isteyebileceği

İtirazın iptali ilamının, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlayan bir ilam olduğu, itirazın iptali davasını kazanan alacaklının, ilamsız icra takibine devam edilmesini (haciz, satış, paranın ödenmesini) isteyebilmesi için itirazın iptali kararının kesinleşmesinin gerekmediği- İtirazın iptali kararını temyiz eden borçlunun, Yargıtay’dan icranın durdurulmasına karar verilmesini isteyebileceği- Yerel mahkemece reddedilen itirazın iptali davasının Yargıtayca bozulması üzerince, yeniden yapılan yargılamada mahkemece davanın kabulüne karar verildiğinden, alacaklının bu karar ile icra müdürlüğüne başvurarak takibin yenilenmesini ve borçluya güncel borç muhtırası çıkartılmasını talep edebileceği-

Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi E. Güney tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun yasal sürede itirazı üzerine takibin durduğu, alacaklının, itirazın iptali için K.li 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne dava açtığı ancak mahkemece davanın reddine karar verildiği, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2005/6848 Esas -2006/1841 Karar sayılı ilamı ile kararın bozulması üzerine, yeniden yapılan yargılamada mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, alacaklının bu karar ile icra müdürlüğüne başvurarak takibin yenilenmesini ve borçluya güncel borç muhtırası çıkartılmasını talep ettiği, icra müdürlüğünce 12.09.2014 tarihinde, talebin kabul edilmesi üzerine, borçlunun, icra mahkemesine başvurarak itirazın iptali davasının önce reddedilip, Yargıtay’ca bozulması üzerine davanın kabul edildiğini, bu duruma göre de, bahse konu itirazın iptali kararının kesinleşmeden icraya konamayacağını belirterek 12.09.2014 tarihli icra müdürlüğü işleminin iptalini talep ettiği, mahkemece, İİK’nun 40. maddesi gerekçe gösterilerek şikayetin kabulüne karar verildiği görülmüştür.

Genel haciz yolu ile takipte, borçlunun yasal sürede yapmış olduğu itiraz üzerine İİK’nun 66. maddesi uyarınca icra takibi olduğu yerde durur. Alacaklının duran takibin devamını sağlayabilmesi için icra mahkemesince verilmiş bir itirazın kaldırılması kararı (İİK. m.68) ya da genel mahkemece verilmiş itirazın iptali ilamı (İİK. m.67) sunmalıdır. Buna göre itirazın iptali ilamı itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlayan bir ilamdır. İtirazın iptali davasını kazanan alacaklının, ilamsız icra takibine devam edilmesini (haciz, satış, paranın ödenmesini) isteyebilmesi için itirazın iptali kararının kesinleşmesi gerekmez. Ancak, itirazın iptali kararını temyiz eden borçlu, Yargıtay’dan icranın durdurulmasına karar verilmesini isteyebilir.

Somut olayda, alacaklı vekili tarafından borçlu hakkında itirazın iptali davası açılmış, K.li 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce önce davanın reddine karar verilmiş, bu karar Yargıtay 19. Hukuk Dairesi tarafından 2005/6848 Esas, 2006/1841 Karar sayılı ilamla bozulmuş, bozmadan sonra yapılan yargılamada ise 22.05.2014 tarih, 2014/14 E.- 2014/449 K. sayılı hükümle itirazın iptaline hükmedilmiştir.

Bu durumda, alacaklının itirazın iptaline karar verilmesinden sonra anılan ilamı takip dosyasına sunarak takibe devam edilmesini istemesi mümkün olup, bu nedenle icra müdürlüğünce tesis edilen 12.09.2014 tarihli işlem yerinde olduğundan, mahkemece şikayetin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile aksi yönde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

12. HD. 21.03.2016 T. E: 2015/32792, K: 8215

Exit mobile version