T. C.
Y A R G I T A Y
1 2 . H U K U K D A İ R E S İ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L Â M I
Esas No : 2022/8327
Karar No : 2023/1014
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 20.04.2022
SAYISI : 2021/969 E., 2022/932 K.
DAVA TARİHİ : 09.11.2020
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
TEMYİZ EDEN : Davacı
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 31.03.2021
SAYISI : 2020/552 E., 2021/236 K.
Taraflar arasındaki icra memur muamelesine şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir.
Kararın şikayetçi tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Şikayetçi 3. kişi vekili dava dilekçesinde; Takip borçlusunun müvekkili şirket çalışanı olduğunu, icra dosyasından müvekkil firmaya maaş haczi gönderildiğini, haciz müzekkerelerine cevap yazılmadığı gerekçesi ile müvekkili firmanın dosyaya borçlu olarak eklendiğini ve iki adet aracına haciz konulduğunu, icra dosyasına 15.07.2020 tarihinde cevap yazısı gönderdiklerini ve alacaklıya 6. sırada olduğunun bilgisi verildiğini, müvekkiline dosyaya borçlu olarak kaydedileceğine dair herhangi bir muhtıra ve ihtarname gönderilmediğini, alacaklı hacizde 6. sırada olduğundan cevap verilmediği süre zarfında zaten herhangi bir kesinti yapılıp alacaklıya ödenmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını iddia ederek, icra müdürlüğünce müvekkili firmanın borçlu olarak eklenmesine ilişkin işleminin iptali ile konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Alacaklı vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı gürülmüştür.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İİK’nın 355. maddesi hükmüne göre haciz yazısını alan işverenin, bir hafta içinde, haczin icra edildiğini ve borçlunun maaş ve ücretinin miktarını icra dairesine bildirmeye ve borç bitinceye kadar icra dairesinin haciz bildirimine göre haczolunan miktarı, borçlunun maaş ve ücretinden keserek, hemen icra dairesine yatırmaya mecbur olduğu, İİK’nun 356. maddesinde 355. madde hükümlerine riayet etmemiş olanların kesmedikleri veya ilk vasıta ile göndermedikleri paranın, ayrıca mahkemeden hüküm alınmasına hacet kalmaksızın, icra dairesince, kanuni muhatabın maaşından veya sair mallarından alınacağının düzenlendiği, şikayete konu müdürlük işleminin anılan yasa maddelerine uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Şikayetçi vekili istinaf dilekçesinde; Önceki beyanlarını tekrarlayarak, haciz müzekkerelerine cevap yazılmadığı gerekçesi ile müvekkili firmanın dosyaya borçlu olarak eklendiğini ancak icra dosyasına 15.07.2020 tarihinde cevap yazısı gönderdiklerini, müvekkili firmaya dosyaya borçlu olarak kaydedileceğine dair herhangi bir muhtıra gönderilmediğini, İİK’nın 355 ve 356. maddelerinde sorumluğun müzekkere gönderilen tüzel kişide değil, tüzel kişinin görevli personeline ait olduğunun düzenlendiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetçiye İİK’nın 355. maddesi gereğince haciz müzekkereleri gönderildiği, müzekkerelerin sırasıyla 03.04.2018 ve 17.12.2019 tarihinde tebliğ edildiği, yazılan bu haciz müzekkerelerine herhangi bir cevap verilmediği, 3.kişiye gönderilen tekit müzekkeresinin de 15.01.2020 tarihinde tebliğ edildiği, 15.07.2020 tarihinde cevap verilmiş ise de bunun süresinde olmadığı, maaş haczi müzekkeresinde İİK’nın 356.maddesi gereğince gerekli ihtaratın yapıldığı, şikayetçi işveren tüzelkişinin İİK’nın 355 ve 356. maddeleri gereğince sorumluluğunun bulunduğu ve yapılan işlemlerin yasal düzenlemelere uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi vekili temyiz dilekçesinde; Önceki beyanlarını tekrarlayarak, İİK’nın 355 ve 356. maddelerinde sorumluluğun müzekkere gönderilen tüzel kişide değil, tüzel kişinin görevli personeline ait olduğunun düzenlendiğini, yapılması gerekenin şirket bünyesinde icra müdürlüğünce gönderilen müzekkereye cevap vermekle sorumlu personelin belirlenmesi olduğunu iddia ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, icra memur muamelesinin şikayetine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İİK’nın 16, 355 ve 356. maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayetçi 3. kişi temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan Sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.