Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

Ödeme Emrinin İptali

Ödeme Emrinin İptali

Ödeme Emrinde Alacaklı Vekilinin Adresinin Bulunmaması

Yargıtay aşağıdaki karara konu olayda, ödeme emrinde adres bulunmasa bile, bu bilgi takip talebinden de ulaşılabilir olduğundan ödeme emrinin iptaline sebep olmayacağı yönünde görüş bildirmiştir.

  • “…İİK’nın 60/1 madde hükmüne göre ise ödeme emrinin, alacaklının veya vekilinin banka hesap numarası hariç olmak üzere, 58 inci maddeye göre takip talebine yazılması gereken kayıtları, içerir denilmektedir. Somut olayda ödeme emrinde alacaklı vekilinin adresi bulunmasa da takip talepnamesinde alacaklı vekilinin açık adresinin mevcut olduğu ve bu suretle icra dosyası içeriğinden alacaklı vekilinin açık adresini öğrenme imkanı bulunan borçlunun çıkarlarının zarara uğramayacağı açıktır. Kaldı ki, alacaklının takip talepnamesinde adresinin bulunmaması, bu eksikliğin icra müdürlüğünce her zaman tamamlattırılması mümkün bulunduğundan ödeme emrinin iptali için gerekçe yapılamayacağından anılan nedene dayalı olarak ödeme emrinin iptaline karar verilmesi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2021/2766 E. , 2021/7507 K.

Yetkisizlik Kararı Kesinleşmeden Gönderilen Ödeme Emri

Yargıtay, yetkiye ilişkin uyuşmazlık çözülmeden dosyanın gönderilerek ödeme emrinin tebliğe çıkarıldığı bir olayda, ödeme emrinin iptalinin gerekeceği yönünde görüş bildirmiştir.

  • “…alacaklı vekilinin 16/07/2018 tarihinde henüz yetkisizlik kararı kesinleşmeden dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi talebinde bulunduğu ve … 9. İcra Müdürlüğünce dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesine karar verildiği, … İcra Müdürlüğünün 2018/23500 E. (kapatılan … 2. İcra Müdürlüğünün 2018/3245 E.) sayılı dosyasından borçlulara 10/08/2018 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiği görülmektedir… Yukarıda açıklanan ilkelere göre, HMK’nun 20. maddesi gereğince, yetkisizlik kararı kesinleşmeden icra müdürlüğünce dosya, mahkeme kararında yetkili yer olarak gösterilen icra dairesine gönderilemez. Somut olayda İcra Mahkemesince verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden önce alacaklının dosyanın yetkili yere gönderilmesi talebinde bulunması geçerli olmakla birlikte yetkisizlik kararı kesinleşmeden icra dosyası yetkili yere gönderilemez. Gönderilmesi halinde ödeme emrinin iptali gerekeceği gibi somut olayda Bölge Adliye Mahkemesince yetkisizlik kararının kaldırılmasına kesin olarak karar verilmiş olup icra müdürlüğünce verilen gönderme kararı ve bu karar sonrası yapılan tüm takip işlemleri usulsüz olup iptali gerekir…”
  • “…Somut olayda, borçlunun yetkiye itirazı üzerine, Bakırköy 6. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 18/09/2017 tarih, 2017/635 E- 2017/779 sayılı kararı ile yetki itirazının kabul edilerek Ankara İcra Dairelerinin yetkili olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verildiği, alacaklının 14.11.2017 tarihinde dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi talebi ESAS NO : 2020/928 üzerine dosyanın yetkili Ankara icra müdürlüğüne gönderilmesine karar verildiği, Ankara 22.İcra Müdürlüğü’nün 2017/21021 E. sayılı dosyasından borçlulara 16.11.2017 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiği görülmektedir. İlgili mahkemece yetkisizlik kararının, tebliğ işlemleri yapılmadığından henüz kesinleşmediği bildirilmekle, kesinleşmesinden önce alacaklının dosyanın yetkili yere gönderilmesi talebinde bulunması geçerli olmakla birlikte yetkisizlik kararı kesinleşmeden icra dosyası yetkili yere gönderilemez. Gönderilmesi halinde ödeme emrinin iptali gerekir. O halde, bölge adliye mahkemesince, yetki itirazına ilişkin karar kesinleşmeden dosyanın yetkili yere gönderilmesine karar verildiği açık olduğundan borçlu hakkındaki ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2020/928 E. , 2020/9077 K.

Ödeme Emrinde Borcun Ödeneceği Banka Hesabının Yazmaması

Yargıtay, bu hususun her zaman giderilebilir nitelikte bir eksiklik olması sebebiyle ödeme emrinin iptalini gerektirmeyeceği görüşündedir.

  • “…Somut olayda, şikayete konu ödeme emrinde borcun ödeneceği banka hesap numarasının yazılı olmadığı ve buna dayalı olarak İlk Derece Mahkemesi’nce ödeme emrinin iptaline karar verildiği görülmüş ise de, hesap numarasının yazılmamış olması her zaman giderilebilir nitelikte bir eksiklik olup ödeme emrinin iptalini gerektirmeyeceğinden, İlk Derece Mahkemesi’nce, şikayetçi borçlunun bu yöne ilişkin şikayetinin reddi ile sair şikayet nedeni incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi ve istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nce başvurunun esastan reddine karar verilmesi isabetli olmayıp bozmayı gerektirmiştir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2020/8225 E. , 2021/3392 K.
  • “…Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; sair şikayetleri ve itirazları yanında taraflarına gönderilen ödeme emrinde ödemenin yapılacağı banka adı ile hesap bilgilerinin gösterilmediğini ileri sürerek ödeme emrinin iptalini talep ettiği, mahkemece usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 20.02.2017 tarihi olarak düzeltilmesine, ödeme emrinin iptaline ilişkin şikayetin ve borca itirazın reddine karar verildiği, borçlu tarafından, ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, bölge adliye mahkemesince borçlunun istinaf talebinin kabulü ile icra mahkemesi kararının kaldırılarak ödeme emrinin iptaline karar verildiği bu karara karşı alacaklının temyiz yoluna başvurduğu görülmektedir. Somut olayda, borçlu tarafından ödeme emrinde eksikliği ileri sürülen icra müdürlüğüne ait banka hesap numarası bilgisinin ikmali her zaman mümkün olup, anılan eksiklik ödeme emrinin iptalini gerektirmez. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun istinaf yoluna başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2019/12670 E. , 2020/5937 K.

Borca Konu Belgenin Eklenmemesi

Borca esas olan belgenin onaylı örneğinin ödeme emrine eklenmemesi, İİK 61/1 hükmüne aykırı olacağından ödeme emrinin iptali gerekecektir.

  • “…Somut olayda, alacaklı vekilinin icra takibine dayanak yaptığı 25.08.2015 tarihli cari hesap dökümünü takip talebine ekleyerek icra dosyasına ibraz ettiği ancak; bu belgeyi ödeme emri ekinde borçluya tebliğ ettirmediği, ayrıca şikayete konu ödeme emri tebliğ mazbatası üzerinde de sadece ‘Bu zarfta 7 Örnek ödeme emri vardır.’ ifadesinin yer aldığı icra dosyası kapsamından anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2021/2403 E. , 2021/3041 K.
  • “…Somut olayda, takipte ve ödeme emrinde borcun sebebi olarak “04.11.2015 faiz başlangıç tarihli, 2.403.713,13 TL tutarındaki belge” gösterildiği ve bu belgenin takip talebi ekinde icra müdürlüğüne tevdi edildiği, borçluya tebliğ edilen ödeme emri tebliğ zarfı üzerinde ise, “Örnek 7 Ödeme Emri vardır” ibaresinin yazılı olduğu, borcun sebebi olarak gösterilen dayanak belgenin, ödeme emri ile birlikte borçluya tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, yukarıda değinilen yasal düzenlemeler gereğince, ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2016/30841 E. , 2018/3808 K.

Takip talebine eklenmemesi ise takibin iptaline yol açabilecektir.

  • “…alacak belgeye dayandığı halde belgenin icra dairesine sunulmaması takibin iptali sebebidir. Somut olayda, takipte ve ödeme emrinde borcun sebebi “Diğer Alacak Bilgisi: 04.05.2016 tarihli 79.056,00 TL tutarında taraflar arasındaki sözleşme gereği” olarak gösterilmiştir. Alacak belgeye dayandığından, belgenin takip talebi anında icra dairesine sunulması zorunlu iken bu zorunluluğun yerine getirilmediği görülmüştür. O halde mahkemece, borçlunun şikayet dilekçesinde “takibin iptali” yerine “ödeme emrinin iptali” ne ilişkin istemi gözetilerek, şikâyetin kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin reddi yönünde hüküm isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2016/23745 E. , 2017/14630 K.

Alacaklının borca konu belgeleri her zaman tamamlanabileceğini belirten kararlar da mevcuttur.

  • “…Genel haciz yoluyla takipte borçlu, takibe dayanak belgelerin icra dosyasına sunulmaması sebebiyle ödeme emrinin iptalini talep etmiş, mahkemece istemin kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir. İİK’nın 58. maddesi uyarınca “…4. Senet, senet yoksa borcun sebebi; 5. Takip yollarından hangisinin seçildiği; Alacak belgeye dayanmakta ise, belgenin aslının veya alacaklı yahut mümessili tarafından tasdik edilmiş, borçlusayısından bir fazla örneğinin takip talebi anında icra dairesine tevdii mecburidir…” Somut olayda alacaklının herhangi bir belgeye dayanmadığı, borcun sebebi olarak “aidat borcu, gecikme faizi, tapu masrafı, boya ve işçilik borcu,tadilat ve tesisat borcu”nu gösterdiği anlaşılmıştır. Alacaklı bunlara dair belgeleri sonradan tamamlayabilir. Bu sebeble borçlunun isteminin reddi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2014/5217 E. , 2014/8079 K.

Borç Sebebinin Gösterilmemesi

İİK 58/2-4 hükmü uyarınca, borç senede dayanmıyorsa takip talebinde borcun sebebi gösterilmelidir.

  • “…Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibine karşı borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, ödeme emrinde borcun sebebinin gösterilmediğini, takip dayanağı belgenin ödeme emri ekinde gönderilmediğini ileri sürerek İİK’nun 58 ve 61. maddeleri uyarınca ödeme emrinin iptalini talep ettiği, mahkemece ödeme emri ile birlikte takibe dayanak belgelerin gönderilmediği gerekçesiyle istemin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır… Somut olayda, takip talebinde alacak herhangi bir belgeye dayandırılmamıştır. Takip bir belgeye dayandırılmadığına göre, takip dosyasına dayanak belge örneğinin sunulması ve İİK’nun 61/1. maddesi uyarınca ödeme emrine takibe dayanak belgenin tasdikli bir örneğinin eklenmesi söz konusu değildir. Ancak, İİK’nun 58. maddesinin ikinci fıkrasının 4. bendinde; alacak senede dayanıyorsa senedin, senede dayanmıyorsa borcun sebebinin takip talebinde belirtilmesi gerektiği düzenlenmiştir. İİK’nun 60/2-(1). maddesi uyarınca da, alacaklının veya vekilinin banka hesap numarası hariç olmak üzere, 58 inci maddeye göre takip talebine yazılması lazım gelen kayıtlar ödeme emrinde de bulunmalıdır. Dolayısıyla alacak senede dayanmıyorsa, borcun sebebinin ödeme emrinde de gösterilmesi gerekir. Somut olayda, borcun sebebinin hem takip talebinde, hem de ödeme emrinde gösterilmediği ve takip talebiyle, ödeme emrinin İİK’nun 58 ve 60. maddelerine uygun içeriğe sahip olmadıkları anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, istemin yukarıda yazılı gerekçeyle kabulü gerekirken, ödeme emrine takibe dayanak belge eklenmediğinden bahisle istemin kabulü isabetsiz ise de, sonuçta istem kabul edildiğinden, sonucu itibariyle doğru olan kararın onanması gerekmiştir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2015/25811 E. , 2016/2971 K.

Sadece ödeme emrindeki bir eksiklik, yukarıdaki örnekte olduğu gibi ödeme emri iptal edilerek yeniden yapılabilecek bir tebliğle düzeltilebilecekken, takip talebinde de bulunan bu tarz bir eksiklikse takibin iptaline yol açabilecektir.

  • “…Somut olayda, takipte ve ödeme emrinde borcun sebebi gösterilmemiş, anılan icra takibinin neye istinaden başlatıldığı belirsiz kalmıştır. Ayrıca ödeme emri tebliğ zarfı üzerine, “Bu zarfta örnek 7 Ödeme Emri ve dayanak belge sureti vardır” şerhi düşülmüşse de, alacağın belgeye dayanmadığı taraflarca kabul edilmektedir. Alacak belgeye dayanmadığından, ödeme emri ekinde borçluya tebliğe gönderilmesi söz konusu olamaz. Ancak, yukarıda belirtilen yasa hükümlerine aykırı olarak, borcun sebebinin, takip talebi ile ödeme emrinde gösterilmediği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin reddi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2016/16026 E. , 2017/8358 K.
  • “…Somut olayda; dosya içerisinde bulunan takip talebi ve örnek no:7 ödeme emrinin incelenmesinde; adi ortaklığı oluşturan ve tüzel kişiliği bulunan ortaklar … İnş. Taah. Turz. San. Ve Tic. Ltd Şti ve … İnş. Taah. Ve Tic. A.Ş.’nin ayrı ayrı borçlu taraf olarak yer aldığı görülmektedir. Tüzel kişiliği, dolayısıyla taraf ehliyeti bulunmayan adi ortaklığın düzenlenen takip talebi ve ödeme emrinde taraf olarak gösterilmemesi yerinde olmakla beraber borçlusu iş ortaklığı olan faturaya dayalı olarak adi ortaklığı oluşturan şirketler hakkında yapılan takipte, talep edilen alacağın adi ortaklığın borcundan kaynaklandığının belirtilmediği görülmektedir. Bu durumda, mahkemece; takibin iptaline karar verilmesi gerekirken ödeme emrinin iptaline karar vermekle yetinilmesi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2016/10212 E. , 2016/20492 K.

Fakat yine de Yargıtay’ın bu konudaki görüşünün istikrarlı olmadığını ve takibin değil de ödeme emrinin iptalini uygun gördüğü kararlarının olduğunu belirtmemizde fayda vardır.

  • “…Bununla birlikte, İİK.nun 58. maddesinin ikinci fıkrasının dördüncü bendi gereğince; takip talebinde senet, senet yoksa borcun sebebi gösterilmelidir. Somut olayda, takibin belgeye dayanmadığı, borcun sebebinin ise gösterilmediği anlaşılmaktadır. Söz konusu eksikliğin ödeme emrinin iptalini gerektirmesine rağmen mahkemece takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2013/32601 E. , 2013/39504 K.

Yargıtay, sebep gösterilmesini her durumda aramadığını da ifade etmemiz gerecektir. Örneğin aşağıdaki karara konu olayda, ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin ilamlı takiplerde sebep gösterilmemesini ödeme emrinin iptali için bir sebep olarak kabul etmemiştir.

  • “…Somut olayda; borçlu hakkında yapılan takip, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip olup, örnek 6 icra emri ile birlikte dayanak belgelerin gönderilmesine gerek yoktur. Mahkemece borçlunun buna yönelik isteminin reddi ile diğer şikayet nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle “ödeme emrinin iptali” yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla, alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2012/17275 E. , 2012/33778 K.

Ayrıca belirtelim ki, alacaklının sebep göstermediği takibe borçlu itiraz etmişse itirazın iptali davası da usulden reddedilebilecektir. Örnek karar için şu sayfaya göz atabilirsiniz:

Yabancı Paranın TL Karşılığının Gösterilmemesi

Yargıtay, takip talebinde de ödeme emrinde de yabancı paranın TL karşılığının gösterilmemesini, ödeme emrinin değil, doğrudan takibin iptali sebebi olarak görmektedir.

  • “…Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, diğer şikayetlerinin yanı sıra ödeme emrinde yabancı para alacağının Türk Lirası karşılığının gösterilmediği gerekçesiyle takibin iptalini talep ettiği, icra mahkemesince şikayetin kabulü ile davacı borçlular yönünden ödeme emrinin iptaline karar verildiği anılan karara karşı borçlular tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nce istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır… Somut olayda, hem takip talebinde hem de ödeme emrinde yabancı para alacağının TL karşılığının gösterilmediği anlaşılmaktadır. Takip talebindeki ve ödeme emrindeki bu noksanlık kamu düzeni ve devletin hükümranlık hakları ile ilgili olup, süresiz şikayet nedeni olduğu gibi, mahkemece de, takibin her safhasında doğrudan doğruya göz önünde tutulmalıdır (Hukuk Genel Kurulu’nun 12.05.1999 tarih ve 99/12-271 Esas, 99/301 Karar sayılı kararı). O halde mahkemece takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde sonuca gidilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olup, ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2021/437 E. , 2021/5050 K.

Bononun Takip Dosyasına Eklenmemesi

Takibe konu olan bono aslının icra dosyasına eklenmemesi durumunda, borçlu, takibin ve ödeme emrinin iptalini isteyebilecektir.

  • “…Öte yandan, borçlu icra müdürlüğüne itiraz ederek icra takibini durdursa dahi, takibe konu alacağın dayanağı olan bono aslının icra dosyasına ibraz edilmediği ve ödeme emri ile birlikte kendisine tebliğ edilmediği gerekçesi ile İİK’nın 58/3 ve 61/1 maddelerine dayalı olarak icra mahkemesinden takibin ve ödeme emrinin iptalini talep etme hakkı ve hukuki yararı vardır…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2020/6620 E. , 2021/2293 K.

Ödeme Emrinin Takip Talebine Aykırı Olması

  • “…Bu durumda, ödeme emrinin takip talebine aykırı olarak düzenlenmesi söz konusu olup, anılan borçlu yönünden geçerli bir ödeme emrinin varlığından sözedilemez. O halde, mahkemece, borçlu … yönünden ödeme emrinin iptali ile takip talebine uygun olarak ödeme emri düzenlenerek yeniden tebliğe çıkarılmasına karar verilmesi gerekirken icra müdürlüğünce yeniden ödeme emri çıkarılıp çıkarılmayacağının anlaşılamayacağı şekilde karar verilmesi ve borçlunun istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verilmesi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2020/4642 E. , 2021/703 K.
  • “…Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte, alacaklının, takip talebine dayanak bonoları ekleyerek kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatılmasını talep etmesine rağmen borçluya genel haciz yoluyla takibe ilişkin örnek 7 ödeme emri gönderilmesinin usulsüz olduğunu beyanla kambiyo senetlerine mahsus ödeme emri gönderilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince istemin kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verildiği, borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2020/2732 E. , 2020/10521 K.

Ödeme Emri İptalini Sadece Muhatabın İsteyebileceği

Aşağıdaki karara konu olayda, alacaklılardan birisi, başka bir alacaklının usulsüz tebligatına rağmen sıra cetveline kendisinden önce yazılması sebebiyle ödeme emrinin iptalini ve sıra cetveline itirazını şikayet konusu yapmıştır. İcra mahkemesiyse yalnızca muhatabın ödeme emrinin iptalini isteyebileceğini belirtse de, sıra cetveline yapılan itirazı kabul etmiştir.

  • “…Şikayetçi vekili, şikayet olunan alacaklının takibine ilişkin ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edilmesine rağmen sıra cetvelinde ikinci sıraya kaydedildiğini, müvekkilinin ikinci sırada yer alması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Şikayet olunan vekili, tebligatın usulüne uygun olduğunu ve davacının hukuki yararının bulunmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, şikayetin reddine dair verilen kararın dairemizin 08.05.2015 tarihli ilamıyla, icra dosyasından gönderilen tebligatın usulüne uygun olup olmadığının araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulması üzerine, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; ödeme emrinin şirket yetkilisinin tevziat saatlerinde yerinde olup olmadığı ya da nerede olduğu tespit edilmeden doğrudan şirket çalışanına tebliğ edilmiş olması sebebi ile usulüne uygun olmadığı, bu suretle takibin usulüne uygun kesinleşmediği gerekçesiyle sıra cetveline itiraz yönünden davanın kabulüne; ödeme emrinin iptali talebi yönünden ise bu talebin sadece kendisine ödeme emri çıkarılan muhatap tarafından talep edilebileceği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir… hükmün ONANMASINA…” Y. 23. Hukuk Dairesi 2018/791 E. , 2020/3944 K.

Usule Aykırı TebliğinTek Başına Ödeme Emri İptalini Gerektirmeyeceği

  • “…Mahkemenin tebligatın usulsüz yapıldığına ilişkin değerlendirmesi yerinde olmakla beraber ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğinin tespiti halinde, mahkemece, borçlunun usule aykırı tebliği öğrenme tarihi belirlenerek, tespit edilen tarihin ödeme emrinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesi ile yetinilmesi gerekirken ödeme emrinin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2020/5284 E. , 2020/7887 K.
  • “…Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; usulüne uygun yapılmayan ödeme emri tebligatının iptali ile ıttıla tarihinin 21/10/2017 olarak tespitini talep ettiği, mahkemece şikayetin kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verildiği, alacaklı vekilinin karara karşı istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verildiği , karara karşı alacaklı vekilinin temyiz isteminde bulunduğu görülmektedir. Somut olayda; mahkemenin tebligatın usulsüz yapıldığına ilişkin değerlendirmesi yerinde olmakla birlikte, ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğinin tespiti halinde ödeme emrinin iptaline karar verilmesi doğru olmayıp, şikayet eden hakkındaki takipten 21.10.2017 tarihinde haberdar olduğunu bildirmiş olmakla, 7 günlük yasal süresi içerisinde dava açıldığı ve yine hakkındaki takipten daha evvel haberdar olduğuna dair dosya kapsamında bir delil de bulunmadığı gözetilerek ödeme emri tebliğ tarihinin şikayet eden tarafça bildirilen tarih olarak düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken ödeme emrinin iptal edilmesi doğru görülmemiştir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2019/5001 E. , 2020/2507 K.

Takibe İtiraz Edilmesinin Ödeme Emrinin İptaline Engel Olmaması

  • “…Genel haciz yoluyla yapılan takipte, borçlunun yasal sürede icra dairesine itiraz etmiş olması, şikayet yoluyla icra mahkemesinden ödeme emrinin iptalini istemesine engel teşkil etmez. Ödeme emrinin iptali halinde yeniden tebliği gerektiğinden bu konuda şikayette bulunmakta hukuki yararı vardır. Somut olayda; takip talebinde borcun sebebi olarak, “01.11.2013 tarihli 42.300,00 TL tutarında asıl alacak, boşanma sebebiyle ortaklığa dönüşen Herbalife Distribitörlüğünde ekim 2013 tarihi itibariyle borçlu yerine yapılan ödemeler toplamının iadesi istemidir” açıklaması yer almaktadır. Borcun sebebine ilişkin takip talebinde yer alan bu açıklama ödeme emrinde de aynen tekrarlanmıştır. Takibe konu alacak herhangi bir belgeye dayanmadığına göre, ödeme emri ekinde alacaklıya tebliği gerekli bir belge de bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazıl şekilde hüküm tesisi isabetsizdir…” Y. 12. Hukuk Dairesi 2014/5816 E. , 2014/8442 K.
Alıntıdır. Alıntı Adresi : https://oguzhanyazici.av.tr/odeme-emrinin-iptali/
Exit mobile version