Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi M. Duyan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından adi kiraya ve hasılat kiralarına ilişkin haciz yolu ile takip başlatıldığı, borçlunun takibe itirazı üzerine alacaklının icra mahkemesine başvururarak borçlunun itirazının kaldırılması ile takip konusu taşınmazdan tahliyesini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesi’nce davanın kabulü ile; davalının itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına, asıl alacağın %20’si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tahliye talebine ilişkin olarak 30 günlük temerrüt süresi beklenilmeden dava açıldığından tahliye talebine yönelik davanın reddine karar verildiği, davalı borçlunun istinaf talebinde bulunması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nce davalı borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine hükmedildiği görülmüştür.
İtiraza konu takip dosyasının incelenmesinde; davalı borçlunun, İstanbul 30. İcra Müdürlüğünün 2016/22322 Esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrinin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, İstanbul 15. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 04.04.2017 tarih ve 2016/1166 E.2017/224 K. sayılı ilamı ile davanın reddine karar verildiği, karara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesinin 11/07/2019 tarih ve 2019/1143 Esas, 2019/1332 Karar sayılı ilamı ile , ödeme emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır.
O halde ödeme emrinin iptaline dair bölge adliye mahkemesi kararı karşısında; takibin devamını sağlamak için, borçluya yeniden ödeme emri çıkarılması gerekecektir. Önceki ödeme emrinin iptaline karar verilmiş olması nedeniyle alacaklının itirazın kaldırılması istemi konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi ve istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmesi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ile ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Davalı-borçlunun temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 49. Hukuk Dairesi’nin istinaf talebinin esastan reddine ilişkin 17.11.2021 tarih ve 2020/1145 E.-2021/1893 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA ve İstanbul 15. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 13/11/2018 tarih, 2016/1214 E.-2018/1172 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 03.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi verildi.
12. HD. 03.03.2022 T. E: 686, K: 2744