2023 YılıDisiplin İşlemleriİdari Yargı Kararları

Raporun fenne aykırı olduğu memura yazılı olarak bildirilmelidir

T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE

Esas No: 2022/1983
Karar No: 2023/2773

İSTEMİN KONUSU:
. Bölge İdare Mahkemesi… İdari Dava Dairesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Sivas Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünde … olarak görev yapan davacının, “Özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmemek” fiilini işlediğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinin (b) alt bendi uyarınca “1 yıl süreyle kademe ilerlemesinin durdurulması” cezası ile cezalandırılması gerekmekte ise de, aynı Kanun’un 125. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca tekerrür nedeniyle bir derece ağır ceza olan Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Bakanlık Yüksek Disiplin Kurulunun. tarih ve . sayılı işleminin iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının işlem tarihinden itibaren her bir ay için ayrı ayrı yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:
. İdare Mahkemesinin. tarih ve E:., K:. sayılı kararıyla; davacının aldığı sağlık raporunu aynı gün görev yaptığı birime gönderdiğine ilişkin iddiasını ispat edemediği gibi, sonraki iki gün de izinsiz ve mazeretsiz olarak görev yerine gelmediği ve bu suretle 16/09/2019 ila 20/09/2019 tarihleri arasında kesintisiz olarak 5 gün göreve gelmediği hususunun sabit olduğu; yapılan disiplin soruşturması sonucunda davacının eyleminin, 657 sayılı Kanun’un 125. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca tekerrürden dolayı aynı maddenin birinci fıkrasının (E) bendi kapsamında değerlendirilerek Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
. Bölge İdare Mahkemesi… İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Sağlık raporlarının fen yönünden incelenmesine yönelik hastaneye sevkinin yapıldığı hususunun ispatı gerektiği, zira kendisinin bu sevkten bihaber olduğu, bu nedenle hastanede kontrol yapılamadığı, işlemde 30/09/2019 tarihinde de işe gelmediğinin belirtildiği; ancak, idarenin devam çizelgesinde de açıkça görüldüğü üzere o gün işe geldiği, 23-27/09/2019 tarihleri arasında raporlu olduğu belirtilerek, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Davacının sürekli devamsızlık sorunu yaşadığı, psikolojik rahatsızlıklardan dolayı işine gelemediğinden müstafi sayıldığı ve zekasal probleminin olduğu belirtilmekte ise de, davacının Çankırı Valiliği İl Disiplin Kurulunun hakkında görevine izinsiz ve mazeretsiz gelmediği gerekçesiyle yaptığı soruşturmada da aynı gerekçeyi ileri sürdüğünden Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildiği ve 05/03/2008 tarihli rapor ile sağlam tanısı konularak psikolojik rahatsızlığının bulunmadığının görüldüğü; ayrıca, dava dilekçesinde davacının Sivas Numune Hastanesine sevkten habersiz olduğu iddiasının da geçersiz olduğu, zira davacının 17/10/2019 tarihli ifadesinde 25/09/2019 Çarşamba günü Numune Hastanesinden aradıklarını ve raporunun kontrolü için hastaneye gelmesini söylediklerini beyan ettiği, hastaneye yapılan sevkten haberdar olduğu belirtilerek, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK H KİMİ : .
DÜŞÜNCESİ:
 Temyiz isteminin kabulü ile usul ve yasaya aykırı Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince; 29/10/2021 tarih ve 31643 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 85 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 1. maddesi uyarınca davalı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı hasım mevkine alınarak ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesi uyarınca . İdare Mahkemesi tarafından adli yardım talebinin kabulüne karar verilmiş olduğundan, davacı tarafından temyiz aşamasında yeniden adli yardım talebinde bulunulmuş ise de, aynı Kanun’un 335. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder” düzenlemesi gereğince davacının temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:

Sivas Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünde… olarak görev yapan davacının, 16/09/2019 – 20/09/2019 tarihleri arasında 5 gün izinsiz ve mazeretsiz olarak göreve gelmediği, 23/09/2019 – 27/09/2019 tarihleri arasında kesintisiz olarak 5 gün görevine gelmemiş sayıldığı ve 30/09/2019 tarihinde de görevinin başında bulunmadığı iddiasıyla “Özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmemek” fiilini işlediğinden bahisle, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinin (b) alt bendi uyarınca 1 yıl kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılması gerekmekte ise de; aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu işleminin tesis edilmesi üzerine temyizen incelenen dava açılmıştır.

Öte yandan, davacı hakkında daha önce de 3-9 gün işe gelmediği gerekçesiyle soruşturma yapıldığı ve 05/09/2016 tarih ve 8981 sayılı işlemle aynı madde hükmüne göre 1 yıl süreyle kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, dava açılmadığından anılan cezanın kesinleştiği anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun, 125. maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinin (b) alt bendinde, “Özürsüz, kesintisiz 3-9 gün işe gelmemek” fiili, kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır.

Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise; “Disiplin cezası verilmesine sebep olmuş bir fiil veya halin cezaların özlük dosyasından silinmesine ilişkin süre içinde tekerrüründe bir derece ağır ceza uygulanır. Aynı derecede cezayı gerektiren fakat ayrı fiil veya haller nedeniyle verilen disiplin cezalarının üçüncü uygulamasında bir derece ağır ceza verilir.” hükmüne yer verilmiştir.

29/10/2011 tarihli ve 28099 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Devlet Memurlarına Verilecek Hastalık Raporları İle Hastalık ve Refakat İznine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in “Hastalık izni verilmesi” başlıklı 7. maddesinin beşinci fıkrasında, “Bu Yönetmelik ile tespit edilen usül ve esaslara uyulmaksızın alınan hastalık raporlarına dayanılarak hastalık izni verilemez. Hastalık raporlarının bu Yönetmelik ile tespit edilen usül ve esaslara uygun olmaması halinde bu durum memura yazılı olarak bildirilir. Bu bildirim üzerine memur, bildirimin yapıldığı günü takip eden gün göreve gelmekle yükümlüdür. Bildirim yapıldığı halde görevlerine başlamayan memurlar izinsiz ve özürsüz olarak görevlerini terk etmiş sayılarak haklarında 657 sayılı Kanun ve özel kanunların ilgili hükümleri uyarınca işlem yapılır.” hükmü; altıncı fıkrasında, “Hastalık izni verilebilmesi için hastalık raporlarının, geçici görev ve kanuni izinlerin kullanılması durumu ile acil vakalar hariç, memuriyet mahallindeki veya hastanın sevkinin yapıldığı sağlık hizmeti sunucularından alınması zorunludur.” hükmü yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bakılan uyuşmazlıkta, idarece dava konusu işleme esas alınan ve davacının 5 gün süreyle özürsüz ve kesintisiz olarak göreve gelmediği belirtilen 16/09/2019 – 20/09/2019 tarihleri arasındaki döneme ilişkin olarak; davacının 18/05/2019 tarihinde Ankara Sincan Dr. Nafiz Körez Hastanesinden 1 gün rapor aldığı, ancak raporu hemen idareye sunması gerekirken 03/12/2019 tarihli dilekçesi ekinde bildirdiği, raporun memuriyet mahalli dışından alınmış olması sebebiyle hastalık iznine çevrilmediği belirtilmekte ise de; söz konusu raporun, özürsüz ve kesintisiz olarak 3-9 gün göreve gelmeme fiiline yönelik süreyi kestiği ve fenne aykırı olduğu hususunda da bir tespit olmadığı anlaşılmaktadır.

Dava konusu işleme esas alınan diğer dönem olan, davacının göreve gelmediği 23/09/2019 – 27/09/2019 tarihleri arasına yönelik olarak ise; davacı tarafından, Sivas’ta aile hekiminden aldığı 23/09/2019 tarihli beş günlük istirahat raporunun ibraz edildiği, Sivas Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün . tarih ve . sayılı yazısı ile bu raporun usul ve fenne uygun olup olmadığının tespiti amacıyla Sivas Numune Hastanesi Başhekimliğine sevk edildiği, ancak bu durumun davacıya yazılı olarak tebliğ edilmediği ve Hastane Başhekimliğinin, davacının Hastaneye başvurmamasından dolayı raporun fenne uygun olup olmadığının değerlendirilemediğini bildirmesi üzerine, raporun geçersiz olduğu varsayımıyla, davacının belirtilen tarihlerde özürsüz olarak göreve gelmediğinin kabul edildiği görülmektedir.

Bu durumda; davacının, 16/09/2019 – 20/09/2019 tarihleri arasında 5 gün izinsiz ve mazeretsiz olarak göreve gelmediği kabul edilen günlere ilişkin olarak 18/05/2019 tarihinde aldığı raporun fenne aykırı olduğuna ilişkin bir tespitin bulunmaması nedeniyle 3-9 gün göreve gelmeme hususundaki süreyi kestiği; 23/09/2019 – 27/09/2019 tarihleri arasında kesintisiz 5 gün göreve gelmediği günlere ilişkin olarak ise, davacının sağlık raporu ibraz ettiği, Devlet Memurlarına Verilecek Hastalık Raporları İle Hastalık ve Refakat İznine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 7. maddesinin altıncı fıkrası uyarınca, sağlık raporlarının görev mahalli veya sevkinin yapıldığı sağlık hizmeti sunucularından alınması gerekmekle birlikte, aynı maddenin beşinci fıkrası uyarınca kamu görevlilerinin Yönetmelik ile öngörülen usullere aykırı biçimde sağlık raporu almaları halinde bu durumun kendilerine yazılı olarak bildirilmesinin gerektiği, yazılı bildirim üzerine görevine başlamayan kamu görevlisinin izinsiz ve özürsüz olarak görevini terk etmiş sayılacağı dikkate alındığında, sunduğu sağlık raporuna ilişkin olarak Sivas Numune Hastanesi Başhekimliğine başvuruda bulunması yönünde yazılı bir bildirim yapılmayan davacının, anılan dönemde izinsiz ve özürsüz olarak göreve gelmediğinden söz etmeye de hukuken olanak bulunmamaktadır.

Bu itibarla; davacının özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmediğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda düzenlenen tekerrür hükümleri de uygulanarak, bir üst ceza olan Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde özürsüz ve kesintisiz olma şartı bulunmadığından hukuka uyarlık, davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu . Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin . tarih ve E:., K:. sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın . Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, kesin olarak, 23/05/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu