Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

Tahliye ihtarlı ödeme emri tebliğ edilmediğinden henüz itiraz hakkı doğmamış olup borçlunun haricen icra takibini öğrenerek itiraz etmesinin de durumu değiştirmeyeceğinden İİK. mad. 269'da belirtilen itiraz ve ödeme sürelerinin işlemeyeceği-

Tahliye ihtarlı ödeme emri tebliğ edilmediğinden henüz itiraz hakkı doğmamış olup borçlunun haricen icra takibini öğrenerek itiraz etmesinin de durumu değiştirmeyeceğinden İİK. mad. 269’da belirtilen itiraz ve ödeme sürelerinin işlemeyeceği-

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağı ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı üzerine davacı icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş mahkemece davanın kısmen kabulü ile itirazın 28.200,00 TL asıl alacak üzerinden kaldırılmasına ve tahliyeye karar verilmiş karar davalı borçlu tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı alacaklı, 22/04/2015 tarihinde başlattığı icra takibi ile kira ve işlemiş faiz alacağının tahsilini talep etmiş, davalı borçluya ödeme emri tebliğ edilememiştir. Borçlu, 20/05/2015 tarihinde İcra Müdürlüğüne ibraz ettiği dilekçe ile borca itiraz etmiştir.

İ.İ.K’nun 269.maddesinde ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlunun itiraz sebeplerini icra dairesine bildirip yasal ödeme süreleri geçtikten sonra alacaklının merciden itirazın kaldırılması ve tahliye isteyebileceği öngörülmüştür.

Tahliye ihtarlı ödeme emri tebliğ edilmediğinden henüz itiraz hakkı doğmamış olup anılan maddedeki itiraz ve ödeme süreleri işlemez. Borçlunun haricen icra takibini öğrenip, icra dairesine itiraz etmesi yasanın emredici hükümleri karşısında hukuki sonuç doğurmaz. Bu durumda mahkemece, istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde itirazın kısmen kaldırılmasına ve tahliyeye karar verilmesi doğru değildir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle,davalı borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün İİK’nun 366. ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK’nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 26/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

8. HD. 26.04.2018 T. E:2017/4815, K:11667

Exit mobile version