Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

takibin kesinleşmesinden sonra murisin ölümü halinde mirasçıların, mirası usulüne uygun reddettiklerine ilişkin mahkeme kararı almaları halinde mirasçılar aleyhinde takibe devam edilmesi ve mirasçıların mal ve haklarına haciz konulması mümkün değildir.

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A
   Y A R G I T A Y   İ L A M I
ESAS NO : 2016/20527
KARAR NO: 2017/12067
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Muğla İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/05/2016
NUMARASI : 2016/118-2016/175
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından hesap özeti ve kat ihtarnamesine dayalı olarak genel haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonra vefatı üzerine yasal süreler beklendikten sonra takibin, muris borçlunun mirasçılarına muhtıra gönderilerek yöneltildiği daha sonra şikayetçi-mirasçının muhtıranın tebliğinden itibaren 7 gün içinde beyanda bulunmadığı gerekçesiyle maaşı üzerine haciz konulduğu ve kesintiler yapıldığı, şikayetçinin icra mahkemesine başvurusunda, yasal sürede mirası reddettiğini belirterek takibin iptali ile maaşı üzerindeki haczin kaldırılması ve kesintilerin iade edilmesini talep ettiği, mahkemece yasal süreden çok sonra 29/03/2016 tarihinden açılan davanın reddine karar verildiği görülmektedir.
Şikayetçi, murisinin 24/08/2015 tarihinde ölümü üzerine 27/08/2015 tarihinde dava açmış ve borçlu-muris Ali Alan mirasını, Bodrum 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 17/12/2015 tarihli ve  2015/731 E. – 2015/325 K. sayılı kararı ile reddetmiş ve mirasın reddi kararı 01/02/2016 tarihinde kesinleşmiştir.
HGK’nun 19.11.2014 tarih 2013/12-2240 E. – 2014/929 K. sayılı kararında murisin takipten önce ölmesi ve mirası red süresi geçtikten sonra murisin borçlarından dolayı mirasçılar hakkında ilamsız icra takibi başlatılarak mirasçı borçlulara 10 ödeme emri tebliğ edilmiş ise, borçlunun mirası reddetmesinden dolayı borçlu olmadıkları isteminin borca itiraz niteliğinde olduğundan ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesinde ileri sürmesi gerektiği belirtilmiştir.
Ancak icra takibinin mirası red süresi içinde yapılması veya murisin takibe başlandıktan sonra ölmesi halinde İİK’nun 53. maddesine aykırılık iddiası süresiz şikayete tabidir.
Somut olayda genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi muris aleyhinde başlatılıp ödeme emri murise tebliğ edilerek kesinleşmesi sonrasında 24.08.2015 tarihinde ölmesi sonrasında icra müdürlüğünce mirasçılara muhtıra çıkartılarak ölüm tarihinden itibaren 3 ay içinde mirası reddetmiş iseler mirası red kararını 7 gün içinde icra dosyasına bildirmeleri gerektiği aksi halde takip borcunu icra marifeti ile tahsili yoluna gidilebileceği belirtilmiş olup anılan muhtıra şikayetçi mirasçıya 11.12.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir.
İcra müdürlüğünce şikayetçi mirasçının çalıştığı işyerine maaş haczi için müzekkere yazılması üzerine şikayetçinin 10.02.2016 tarihinde icra müdürlüğüne başvurarak, mirası reddettiğine ilişkin Bodrum 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ilamını ibraz ederek maaş haczinin kaldırılmasını ve maaş kesintilerinin hesabına iade edilmesini talep ettiği, bu talebin icra müdürlüğünce önceden çıkarılan muhtıra tebliğinden itibaren süresi içinde anılan bildirimin icra dairesine yapılmadığı gerekçesi ile reddine karar verildiği bu red kararının şikayet konusu yapıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda da belirtildiği üzere takibin kesinleşmesinden sonra murisin ölümü halinde mirasçıların, mirası usulüne uygun reddettiklerine ilişkin mahkeme kararı almaları halinde mirasçılar aleyhinde takibe devam edilmesi ve mirasçıların mal ve haklarına haciz konulması mümkün değildir. Şikayetçi mirasçı kendisine yönelen icra takip işlemlerini süresiz şikayet yolu ile iptal ettirebilir. Mahkemece yukarıda belirtilen ilkeler uyarınca istemin kabul edilerek şikayetçi yönünden icra takibinin iptali ile maaşına konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesi isabetsizdir.
O halde mahkemece, mirasın yasal sürede reddedilmesi ve dolayısıyla borçlu sıfatına sahip olunmaması nedeni ile şikayetçi yönünden takibin iptal edilmesine ayrıca şikayetçinin maaşı üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Exit mobile version