Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

Takip talebinde açıkça devam eden aylar nafakası talebinin bulunduğu yazılmamış ise de, takibe konu ilamın dayanak belge kısmında gösterilmesi nedeniyle davalı tarafın devam eden aylar nafakası talebinin bulunduğu değerlendirilmekle

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
  5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/504
KARAR NO : 2023/497
T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A
İ S T İ N A F   K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SİVAS 2. İCRA HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/01/2023
NUMARASI : 2022/295 Esas 2023/25 Karar
DAVANIN KONUSU : İcra Emrine İtiraz
KARAR TARİHİ : 28/03/2023
G.K. YAZILDIĞI TARİH : 28/03/2023
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alacaklı tarafından Sivas  İcra Dairesinin 2022/17080  esas sayılı dosyasına icra emri düzenlenmiş olduğunu, 25/09/2022  tarihinde müvekkilin ilama konu davada vekili olan Av. ….Akbulut’a  tebliğ edildiğini, icra emrinin ilamların yerine getirilmesine ilişkin olduğunu, takip dayanağı ilam niteliğinde belge olarak da Sivas 2. Aile Mahkemesinin 2021/ 334 Esas ve 2021/805 Karar sayılı 26/11/2021 karar tarihli ilamı gösterildiğini, Sivas İcra Dairesince yapılan işlem ve alacaklı vekilince başlatılan takibin  usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkil, alacaklı görünene nafaka  borcunu, alacaklı vekilinin Aile Mahkemesi kararından sonra kendisine  bildirdiği şekliyle 1.500,00 TL olarak her ay nizami olarak  ödemiş olduğunu, mahkemece aylık hükmedilen nafaka miktarı 1.300,00 TL olmasına rağmen alacaklı vekiline güvenen müvekkil, talep edilen nafakayı 1.500,00 TL olarak fazlasıyla her ay ödemiş olduğunu, aylık 200,00 TL’lik fazla talep edilen ve talebe istinaden ödenen miktarla alakalı yasal yollara başvurulacağını, Mahkeme tarafından hükmedilen aylık 1.300,00 TL nafaka Ağustos ayı bitmeden alacaklı R…….Aksal’ın banka hesabına ödendiğini, Aylık nafaka ödemesinde borçlunun temerrüte düşeceği gün takip eden ayın ilk günü olduğunu, ödenmeyen bir ayın nafakası ile alakalı icra takibi başlatabilmek için ayın son günü de ödeme günü hakkı olan borçlu ödeme için beklenildikten sonra takip eden ayın ilk günü icra takibi yoluna gidilebildiğini, davaya konu icra takibinde 2022 yılı Ağustos ayı nafakası icra takibine konu edilmiş olduğunu, takibin başlatıldığı tarih ise  ayın son günü olan 31/08/2022 günü olduğunu, 31/08/2022 tarihi  nafaka borçlusu müvekkilin ödeme günü olduğunu ve henüz temerrüte düşmediğini, müvekkil 2022 Ağustos nafakasını 31/08/2022 günü nafaka alacaklısı R……Aksal’ın banka hesabına eft yoluyla ödemiş olduğunu, müvekkil  aleyhine başlatılan Sivas İcra Dairesinin 2022/17080 esas sayılı icra dosyasına istinaden gönderilen icra emrinin usul ve yasaya aykırı olmasından dolayı, öncelikle icra dosyasının tedbiren durdurulmasına, ilamlı icra takip işlemi ve icra emrinin iptaline yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkemece;”Davacı tarafın davasının kabulü ile Sivas İcra Dairesinin 2022/17080 esas sayılı dosyası üzerinden gönderilen icra emrinin iptaline,…” şeklinde  karar verildiği anlaşılmıştır.
Karara karşı  davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak; takibe konu nafaka alacağının her ayın 10. günü muaccel olmakta, bu tarihte ödeme yapmayan borçlu ise temerrüde düştüğünü, bu nedenle takip tarihinin hukuka uygun olduğunu, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu,  takibe konu edilen borç ödenmeden iş bu takibin  başlatıldığını,  takip  başlatmalarında hukuki yararlarının olduğunu,  ayrıca başlatmış oldukları takibin yalnızca Ağustos ayına ilişkin olmayıp devam eden tüm ayları kapsadığını, her zaman ayın 10’unda ödenmiş olan süreğen bir nafaka borcunun karşı tarafın boşanma kesinleşmesinden sonra müvekkili tarafça kendisi aleyhine Sivas 1. Aile Mahkemesinde başlatılan mal rejimi talepli 2022/205 E. Sayılı  davaya ait dilekçenin kendisine temmuz sonunda tebliğ edilmiş olması nedeniyle ödemediğini,  müvekkiline de artık ödeme yapmayacağını defaten mesajla yinelediğini,  Ağustos ayının 10. günü yani olağan ödeme günü geçtikten sonra iyiniyetle belki öder diye düşünülerek ayın sonu beklendiğini ancak davacı tarafından ödeme yapılmadığını, takipten 4 saat sonra banka kanalıyla alelacele müvekkile ödeme yapıldığını, karşı tarafın dava tarihinden itibaren bugüne kadar tamamen iş bu davanın tehditi altında ödeme yaptığını,  aksi halde ödeme yapmayacağını  belirterek kararın kaldırılmasına, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini  talep etmiştir.
Dairemizce yapılan değerlendirmede;
İcra dosyası incelendiğinde davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine 2022 yılının ağustos ayı nafaka alacağı ile ilgili olarak davacı borçlu Sivas 2. Aile Mahkemesinin 2021/334 Esas 2021/805 Karar sayılı ilamına dayalı olarak 31/08/2022 tarihinde ilamlı takip başlatıldığı, icra müdürlüğünce kesinleşme şerhi sunulduğunda ödeme emri gönderilmesine karar verildiği, alacaklı vekilinin ilgili belgeleri sunması üzerine 19/09/2022 tarihinde icra emrinin düzenlendiği, icra emrinin 25/09/2022 tarihinde davacı vekiline tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından borcun ifa edildiği gerekçesiyle 28/09/2022 tarihinde işbu davanın ikame edildiği anlaşılmıştır.
Sivas 2. Aile Mahkemesinin 2021/334 Esas 2021/805 Karar sayılı kararında müşterek çocuk için kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 1.000,00TL iştirak nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine ve aylık 300.00TL yoksulluk nafakasının da kararın kesinleşmesinden itibaren davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verildiği, kararın  10/12/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına ve takibe konu ilama göre davacı borçlunun ağustos ayına ilişkin nafaka borcunun 10/08/2022 tarihinde muaccel hale geldiği, borçlunun takip başlatıldıktan ancak icra emri tebliğ edilmeden  31/08/2022 tarihinde davalı alacaklının hesabına ilgili nafaka miktarını yatırdığı, takip talebinde açıkça devam eden aylar nafakası talebinin bulunduğu yazılmamış ise de, takibe konu ilamın dayanak belge kısmında gösterilmesi nedeniyle davalı tarafın devam eden aylar nafakası talebinin bulunduğu değerlendirilmekle, bu durumda mahkemece ödenen miktar bakımından İİK’nun 33. maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken icra emrinin iptaline karar verilmesi yerinde olmadığından davalı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile Sivas 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2022/295 Esas 2023/25 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile,
2-Dosya kapsamı, delil durumu ve takip dosyası içeriğine göre, Sivas 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 19/01/2023 tarih 2022/295 Esas 2023/25 Karar sayılı kararının HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
3-Davanın KABULÜ ile, Sivas İcra Dairesinin 2022/17080 Esas sayılı dosyasında 1.300,00 TL bakımından İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA,
4-İlk Derece Mahkemesince alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-İlk Derece Mahkemesince davacının yapmış olduğu 174,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-İlk Derece Mahkemesinde davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalının istinaf başvurusu nedeniyle yatırmış olduğu 179,90 TL harcın talep halinde davalıya iadesine,
8-İstinaf başvurusu sebebiyle davalının yapmış olduğu toplam 492,00 TL yargılama giderinin istinaf talebinin kısmen kabul kısmen red kararına göre 241,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
9-İnceleme HMK’nun 353. maddesi gereğince duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
10-HMK’nın 333. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının istek halinde davacı tarafa iadesine,
11-Kararın taraflara tebliğ edilmesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda tarafların yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 28/03/2023
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A
 Y A R G I T A Y   İ L A M I
ESAS NO : 2023/3889
KARAR NO: 2023/3943
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
TARİHİ : 28/03/2023
NUMARASI : 2023/504-2023/497
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi Mustafa Özbek tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
2.3.2005 tarihli ve 5311 sayılı Kanunun 25. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 364/1. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen ve miktar ve değeri Onbin Türk Lirası’nı geçen nihai kararlara karşı temyiz yoluna başvurulabilir. Bu hükümde öngörülen kesinlik sınırı, 24.11.2016 tarih ve 6763 sayılı Kanun’un 4. maddesi ile 02.12.2016 tarihinden itibaren kırk bin Türk Lirası’na, 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanun’un 1. ve 2. maddesi ile 28/02/2019 tarihinden itibaren elli sekiz bin sekiz yüz Türk Lirası’na, 01/01/2020 tarihinden itibaren yetmiş iki bin yetmiş Türk Lirası’na, 01/01/2021 tarihinden itibaren yetmiş sekiz bin altı yüz otuz Türk Lirası’na, 01/01/2022 tarihinden itibaren  yüz yedi bin doksan Türk Lirası’na, 01/01/2023 tarihinden itibaren de iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz  Türk Lirası’na  çıkarılmıştır.
Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihine göre uyuşmazlık konusu değerin, yukarıda belirtilen kesinlik sınırını geçmediği anlaşıldığından, anılan Bölge Adliye Mahkemesi  kararının temyiz kabiliyeti yoktur.
5311 sayılı Kanunla değişik İİK.nin 364/1-2. maddeleri ve 6100 sayılı HMK’nin 366. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352. maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE),  02.06.2023 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Exit mobile version