Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

Takipten Feragat Halinde, tahsil harcının %11,38 oranında uygulanması için tüm taşınmazların değil taşınmazlardan birinin satılmasının yeterli olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda şikayetin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

T.C.
SAMSUN
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
G E R E K Ç E L İ K A R A R

DOSYA NO : 2022/2164
KARAR NO : 2022/3011

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : SAMSUN 3. İCRA HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/04/2022
NUMARASI : 2022/229 Esas – 2022/259 Karar
İSTİNAF EDEN

DAVANIN KONUSU :Şikayet (İcra Memur Muamelesi)
KARAR TARİHİ :06/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ :06/10/2022
Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İSTEM: Davacı vekili 25/04/2022 havale günlü dava dilekçesinde; müvekkillerinden Mehmet Keleş’in diğer müvekkili Abdülreşit Keleş’in oğlu olup, dosyada temlik alan alacaklı konumunda bulunduğunu, müvekkili Abdülreşit Keleş’in ise borçlu sıfatına haiz olduğunu, Samsun İcra Müdürlüğü’nün 2018/78828 Esas sayılı dosyasındaki hacizlerin kaldırılması amacıyla dosyanın oğlu Mehmet Keleş tarafından temlik alınmış olduğunu, dosyada tahsilat yapılmaksızın, vazgeçme suretiyle dosyanın kapatılmasının istenildiğini ve hacizlerin de kaldırılması amacıyla harçların hesaplanmasının istenildiğini, her ne kadar 19/07/2019 tarihli talepleri üzerine yine 19/07/2019 tarihli tensip ile 29.151,65 TL vazgeçme harcı yatırılması halinde dosyanın infaz edileceği yönünde karar alınmış ise de o tarihte müvekkillerinin maddi durumunun yerinde olmadığı için harç yatırılmadığını, 19/07/2019 tarihli kararda; “Dosyada haciz olduğundan 492 sayılı Harçlar Kanununun 23 ve 28.maddeleri gereği takip çıkışı üzerinden %4,55’den vazgeçme harcının alınmasına, 532.350,49 TL üzerinden 29.151,65 TL vazgeçme harcı yatırılması halinde ifasına” şeklinde karar verildiğini fakat 31/03/2022 tarihinde müvekkilinin bu harcı ödemek üzere aynı icra müdürlüğüne, aynı dosyaya talep yazdığında, 11/04/2022 tarihli kararda “borçlunun talebinde belirtmiş olduğu 2007/2945 Esas sayılı dosyadan satış yapıldığından %11,38 oranı üzerinden 85.511,27 TL tahsil harcı olduğu yönünde hatalı karar verildiğini, dosyada daha evvel satış yapılması, sonrasındaki tüm harçların %11,38’den alınacağı anlamına gelemediğini, yalnızca satıştan gelen tahsilattan %11,38 harç alınacağını, geri kalan vazgeçme, haricen tahsil, maaştan gelen paranın tahsili, hacizden gelen tahsilat gibi farklı tahsilatlar, farklı harç oranlarına tabi tutulması gerektiğini, Samsun 1. İcra Müdürlüğü’nün 2007/2945 Esas iken, 2011 ve öncesinde yapılan haczedilen malların satılıp paraya çevrilmesi suretiyle tahsil olunan paralar olduğu anlaşılmakla, bu dönemde alacaklı Varlık Yönetim Şirketi’nin 5 yıllık istisna sürecinde olduğu üzeri harç alınmadığının anlaşıldığını, bu kez borçlunun oğlu olan alacaklı müvekkilinin varlık yönetim şirketinden dosyayı temlik aldığı ve babasından herhangi bir tahsilat yapmaksızın dosyanın kapanabilmesi amacıyla dosyadaki alacaklarından vazgeçtiğinin sabit olduğunu belirterek ödenmesi gereken harç oranının %2,27 üzerinden hesaplanması ile 29.151,65 TL vazgeçme harcı hesaplanması gerekirken, hatalı şekilde %11,38 oranı üzerinden 85.511,27 TL tahsil harcı olduğu yönündeki icra müdürlüğü işlemi hakkındaki şikayetlerinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Yargılama evrak üzerinden yapılmıştır.
DELİLLER: Samsun İcra Müdürlüğü’nün 2018/78828 Esas sayılı dosyası
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Şikayetin REDDİNE, karar verilmiştir.
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava İİK’nun 16. v.d. maddeleri uyarınca açılmış Şikayet davasıdır.
Samsun İcra Müdürlüğü’nün 2018/78828 Esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklı Akbank T.A.Ş. tarafından borçlular hakkında toplam 719.792,35 TL alacağın tahsili amacıyla takip başlatıldığı, alacaklı tarafından dosya alacağının Mehmet Keleş’e temlik edildiği görülmüştür.
492 Sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (1) sayılı tarifenin “(B) İcra ve iflâs harçları” bölümünün “I-İcra harçları” başlıklı fıkrasının 3/c bendinde; tahsil harcı “haczedilen veya rehinli malların satılıp paraya çevrilmesi suretiyle tahsil olunan paralardan %11,38 oranında uygulanır” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Aynı Yasa’nın 3/b bendinde ise tahsil harcı “hacizden sonra ve satıştan önce ödenen paralardan %9,10 oranında uygulanır” düzenlemesi yer almaktadır. Yine B-1/3-a maddesine göre; ödeme, ödeme ve icra emrinin tebliğinden sonra, fakat hacizden önce yapılmışsa, ödenen paralardan % 4,55 tahsil harcı alınmaktadır.
Diğer taraftan 492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun 23. maddesinde; “Her ne sebep ve suretle olursa olsun, icra takibinden vazgeçildiğinin zabıtnamaye yazılması için vazgeçilen miktara ait tahsil harcının yarısı alınır. Ancak haczedilen mal satılıp paraya çevrildikten sonra vazgeçilirse tahsil harcı tam olarak alınır” hükmüne yer verilmiştir.
Alacaklı Akbank T.A.Ş tarafından başlatılan ve daha sonra Mehmet Keleç’e temlik edilen şikayete konu takip dosyasında dava dışı borçlular hakkında 719.792,35 TL toplam alacağın tahsili amacıyla takip başlatıldığı, davacı Abdülreşit Keleş tarafından Samsun İcra Müdürlüğü’nün 2018/78828 Esas sayılı dosyasındaki hacizlerin kaldırılması amacıyla dosyanın oğlu Mehmet Keleş tarafından temlik alınmış olduğu, vazgeçme suretiyle dosyanın kapatılmasının istenildiği ve hacizlerin de kaldırılması amacıyla harçların hesaplanmasının istenildiği, icra müdürlüğünce 19/07/2019 tarihli tensip ile “Dosyada haciz olduğundan 492 sayılı Harçlar Kanununun 23 ve 28.maddeleri gereği takip çıkışı üzerinden %4,55’den vazgeçme harcının alınmasına, 532.350,49 TL üzerinden 29.151,65 TL vazgeçme harcı yatırılması halinde ifasına” şeklinde karar verildiği, borçlu tarafından 31/03/2022 tarihinde bu harcı ödemek üzere aynı icra müdürlüğüne, aynı dosyaya talep yazıldığı, 11/04/2022 tarihli kararda “borçlunun talebinde belirtmiş olduğu 2007/2945 Esas sayılı dosyadan satış yapıldığından %11,38 oranı üzerinden 85.511,27 TL tahsil harcı olduğu yönünde hatalı karar verildiğinden bahisle iş bu davanın açıldığı görülmüş, mahkememizce icra müdürlüğüne yazı yazılarak 2018/78828 Esas sayılı dosyasında satış yapılıp yapılmadığı, satış yapılmış ise buna ilişkin belgelerin mahkememize gönderilmesi istenilmiş, icra müdürlüğü 27/04/2022 tarihli cevabi yazısıyla Müdürlük dosyasının incelenmesinde borçlu Abdul Reşit Keleş adına kayıtlı 22 adet taşınmazın 15/12/2011- 16/12/2011 tarihlerinde satılmış olduğunun bildirildiği görülmüştür. Davacılar vekilince, müvekkili alacaklı Mehmet Keleş tarafından vazgeçme suretiyle icra dosyanın kapatılması ve hacizlerin de kaldırılması amacıyla harçların hesaplanmasının istenildiği ancak icra müdürlüğünce harç hesaplanırken icra dosyasından satış yapıldığından %11,38 oranı üzerinden 85.511,27 TL tahsil harcı olduğu yönünde karar verildiği, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edilmiş olması ve alacaklı tarafından tebliğden sonra dosyadan feragat edilmiş olması ve icra dairesinin 27/04/2022 tarihli cevabi yazısında icra dosyasından satış yapıldığı hususları ile açıklanan yasal düzenlemeler gereğince alınması gereken harcın % 11,38 oranı üzerinden hesaplanmasına yönelik icra müdürlüğü işleminde usul ve yasaya aykırı bir durum olmadığı, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 11/10/2016 tarihli 2016/4198 Esas 2016/21253 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere tahsil harcının %11,38 oranında uygulanması için tüm taşınmazların değil taşınmazlardan birinin satılmasının yeterli olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda şikayetin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Sonuç olarak dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf isteminin esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK.nun 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harç peşin olarak alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Dosyanın İstinaf Mahkemesine gönderilmesi amacıyla yapılan harç, posta masrafı ve tebligat giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran taraf üzerinde bırakılmasına,
4-İnceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Kararın mahkemesince bilgi mahiyetinde taraflara tebliğine,
Dair, HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda İİK. 7165 sayılı kanun ile değişik 364. maddesi gereğince şikayete konu edilen harç miktarının 107.090,00 TL’nin altında kalması nedeni ile kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 06/10/2022

Exit mobile version