Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

  Taşınmazda paylı mülkiyete sahip diğer hissedarlar, üçüncü kişi sayılmayacaklarından İİK'nın 135. maddesine dayalı olarak icra yoluyla tahliyeleri istenemeyeceği ,İİK'nın 135/2. maddesi, taşınmazda hissesi bulunan paydaşlar açısından uygulanamayacağından, şikayet süresiz kabul edilmelidir.

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

T Ü R K  M İ L L E T İ  A D I N A

Y A R G I T A Y   İ L A M I

ESAS NO   : 2021/13371
KARAR NO   : 2022/7829

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ   : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
TARİHİ   : 12/10/2021
NUMARASI   : 2021/78-2021/2556

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı-şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi tarafından icra mahkemesine yapılan başvuruda, şikayete konu  8416 ada 21 parsel üzerinde bulunan taşınmazın üzerinde bulunan ve binanın yine üzerinde oturduğu 2149 ada 10 parselde hissedar olması nedeni ile  taşınmazla ilgili olarak, davacı borçlu D. E.’ye ait 2/9 hissenin ihale ile satılması sonucunda ihale alıcısının talebi ile gönderilen tahliye emrinin iptali talep edilmiş; ilk derece mahkemesince; davanın süreden reddine  hükmedildiği, borçlunun istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmektedir.
2004 Sayılı İİK nun 135/2. Maddesinde “Taşınmaz borçlu tarafından veya hacizden evvelki bir tarihte yapıldığı resmi bir belge ile belgelenmiş bir akte dayanmayarak başkaları tarafından işgal edilmekte ise onbeş gün içinde tahliyesi için borçluya veya işgal edene bir tahliye emri tebliğ edilir. Bu müddet içinde tahliye edilmezse zorla çıkarılıp taşınmaz alıcıya teslim olunur.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Anılan hükme göre, ihale edilen taşınmaz bir üçüncü kişi tarafından işgal edilmekte ise “ihalenin kesinleşmesi üzerine” alıcı, satış memurluğundan, üçüncü kişinin taşınmazdan çıkarılmasını isteyebilir.
Diğer taraftan, TMK.’nun 688. maddesine göre; “Paylı mülkiyette birden çok kimse, maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla maliktir. Başka türlü belirlenmedikçe, paylar eşit sayılır.
Paydaşlardan her biri kendi payı bakımından malik hak ve yükümlülüklerine sahip olur. Pay devredilebilir, rehnedilebilir ve alacaklılar tarafından haczettirilebilir” hükmü yer almaktadır.
Bahse konu madde hükmüne göre de; paylı mülkiyete konu gayrimenkul payı satışa konu edilebilir ise de, paylı mülkiyette, payın, gayrimenkulün hangi bölümüne isabet ettiği belli olmayıp, yalnızca gayrimenkuldeki hissenin miktarına işaret ettiği tartışmasızdır.
Somut olayda, icra dosyasında bulunan bilirkişi raporunun tetkikinde 8416 ada 21 parselde bulunan taşınmazın 179 m2 büyüklüğünde olduğu üzerindeki binanın ise 184 m2 büyüklüğünde bulunduğu,binanın 35 m2 oturum alanlı bölümünün 21 parselde kalırken diğer kısmının ise 2140 ada 10 parselde kaldığı ,davacının 8416 ada 21 parseldeki 2/9 hissesi her ne kadar satılmışsa da tahliyesi istenen söz konusu binanın aynı zamanda 2149 ada 10 parsele de oturduğu ve davacının bu taşınmazda da hissedar olduğu görülmektedir.
Taşınmazda paylı mülkiyete sahip diğer hissedarlar, üçüncü kişi sayılmayacaklarından İİK’nın 135. maddesine dayalı olarak icra yoluyla tahliyeleri istenemeyeceği ,İİK’nın 135/2. maddesi, taşınmazda hissesi bulunan paydaşlar açısından uygulanamayacağından, şikayet süresiz kabul edilmelidir.
O halde mahkemece, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda mahkemece şikayetin kabulü ile tahliye emirinin iptaline karar verilmesi gerekirken, şikayetin süresinde olmadığı gerekçesi ile reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ :   Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nin 373/1. maddesi uyarınca,  İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 12.10.2021 tarih ve 2021/78 E. – 2021/2556 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,  İstanbul 25. İcra Hukuk Mahkemesi’nin  04.11.2020 tarih ve 2020/333 E. – 2020/1142 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 27/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Exit mobile version