SatışSatış MemurluğuYargıtay Kararları

Taşınmazın düşük bedelle ihale edilmiş olması ve ihaleye alacaklıdan başka katılan olmaması yapılan satış ilanının yetersiz olduğunu gösterdiği

Somut olayda, 554.163,56 TL muhammen bedelli taşınmazın 16.04.2021 tarihli 1. artırma tutanağında ihaleye katılan olmadığından satışın 2. ihale gününe bırakılmasına karar verildiği, 24.05.2021 tarihli 2. ihaleye alacaklıdan başka kimsenin katılmadığı alacağa mahsuben 282.083,00 TL bedelle ihale edildiği- İhale konusu taşınmazın köyde olması sebebiyle, köyde ilan edilmesi, talep ve talibi arttırabileceğinden ve dolayısıyla taşınmazın gerçek değeri üzerinden satılması imkanını sağlayacağından tarafların menfaatine uygun olduğu- Taşınmazın düşük bedelle ihale edilmiş olması ve ihaleye alacaklıdan başka katılan olmaması yapılan satış ilanının yetersiz olduğunu gösterdiği- Her ne kadar 6360 sayılı On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile bazı köyler mahalleye dönüştürülmüş ise de; bu düzenleme taşınmazın idari yapısına ilişkin olup, taşınmazın fiilen köy vasfında olan yerde bulunduğu gerçeğini değiştirmeyeceğinden ve o yöredeki muhtemel alıcılara da satışın duyurulması yönünden köyde ilan gerekliliğini ortadan kaldırmayacağından mahkemece ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-


Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Şikayetçi borçlu, sair sebepler yanında satışın köyde ilan edilmediğini ileri sürerek ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince şikayetin reddine karar verildiği, borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b(1) maddesi gereğince esastan reddine karar verildiği görülmüştür.

İİK’nun 126/2. maddesinde ilanın, birinci ihale tarihinden en az bir ay önce yapılacağı düzenlenmiştir. Yine aynı maddenin son fıkrasının göndermesi ile taşınmaz satışlarında da uygulanması gereken aynı Kanun’un 114/2. maddesi gereğince ilanın şekli, artırmanın tarzı, yer ve günü ve gazete ile yapılıp yapılmayacağı, icra müdürlüğünce ilgililerin menfaatine uygun olacak şekilde tespit edilir.

Somut olayda, ihaleye konu taşınmazın, tapuda … ili, … ilçesi, … Mahalle/Mevki, … Köyü 102 ada 4 parsel olarak kayıtlı olup, 4.761,13 TL m2 , ev ve bahçe vasfında olduğu, 01.02.2021 tarihli satış kararında satış ilanının ilan panosu ile adliye divanhanesine asılmasına, elektronik ortamda yayına, bir gazetede ve … Belediye Başkanlığı’nda ilanına karar verilmiş olsa da köyde ilan yapılmasına karar verilmediği, satışın köyde ilan edilmediği görülmektedir.

Somut olayda, 554.163,56 TL muhammen bedelli taşınmazın 16.04.2021 tarihli 1. artırma tutanağında ihaleye katılan olmadığından satışın 2. ihale gününe bırakılmasına karar verildiği, 24.05.2021 tarihli 2. ihaleye alacaklıdan başka kimsenin katılmadığı alacağa mahsuben 282.083,00 TL bedelle ihale edildiği görülmektedir. İhale konusu taşınmazın köyde olması sebebiyle, köyde ilan edilmesi, talep ve talibi arttırabileceğinden ve dolayısıyla taşınmazın gerçek değeri üzerinden satılması imkanını sağlayacağından tarafların menfaatine uygundur. Taşınmazın düşük bedelle ihale edilmiş olması ve ihaleye alacaklıdan başka katılan olmaması yapılan satış ilanının yetersiz olduğunu ortaya koymaktadır. Her ne kadar 6360 sayılı On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile bazı köyler mahalleye dönüştürülmüş ise de; bu düzenleme taşınmazın idari yapısına ilişkin olup, taşınmazın fiilen köy vasfında olan yerde bulunduğu gerçeğini değiştirmeyeceğinden ve o yöredeki muhtemel alıcılara da satışın duyurulması yönünden köyde ilan gerekliliğini ortadan kaldırmayacaktır. O halde mahkemece, ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi ve istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 27.10.2021 tarih ve 2021/2189 E. – 2021/2934 K. sayılı kararının (KALDIRILMASINA), Çarşamba İcra Hukuk Mahkemesi’nin 23.06.2021 tarih ve 2021/178 E. – 2021/240 K. sayılı kararının (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 01/02/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi verildi.

12. HD. 01.02.2022 T. E: 2021/11790, K: 991

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu