12. Hukuk Dairesi 2022/9390 E. , 2023/2142 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklının İcra Mahkemesine başvurusunda, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte takibin yenilenmesi isteminin aciz vesikası verilmesinden itibaren bir yıl içinde talepte bulunulmadığı gerekçesi ile reddedildiğini ileri sürerek şikayetin kabulü ile buna ilişkin 24.12.2018 tarihli müdürlük kararının kaldırılmasını istediği, İlk Derece Mahkemesince icra dosyasında mevcut borç ödemeden aciz belgesinin İİK’nın 143. ve 251. maddesine göre satış sonrası düzenlenen aciz vesikası niteliğinde olmadığı, tasarrufun iptali dosyasına konu edilmek üzere verilmiş geçici borç ödemeden aciz vesikası niteliğinde olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne, 24.12.2018 tarihli kararının iptali ile dosyanın harçsız olarak yenilenmesine kesin olarak karar verildiği, kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine 09.02.2022 tarihli ek kararla kararın kesin olarak verildiği gerekçesi ile HMK’nın 346. maddelerine göre istinaf talebinin reddine karar verildiği, her iki kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, ek karara yönelik istinaf başvurusu hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmeksizin esas karara yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Takibin yenilenmesi istemini reddeden müdürlük işlemini şikayet üzerine verilen kararın niteliği ve takipteki alacak miktarı (43.850,00 USD) dikkate alındığında kararın kesin nitelikte olmadığı anlaşıldığından mahkemece verilen istinaf isteminin reddine ilişkin ek kararın yerinde olmadığı, Bölge Adliye Mahkemesince yerinde olmayan bu ek karar kaldırılmadan esastan istinaf inceleme yapılması doğru değil ise de bu husus usul ekonomisi dikkate alınarak sonuca etkili görülmemiş ve bozma sebebi yapılmayarak eleştirilmekle yetinilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun “Talep Müddeti” başlıklı 78/1.maddesinde; “Ödeme emrindeki müddet geçtikten ve borçlu itiraz etmiş ise itirazı kaldırıldıktan sonra mal beyanını beklemeksizin alacaklı haciz konmasını isteyebilir” hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre, alacaklının haciz isteyebilmesi için, takibin kesinleşmiş olması gerekir.
Borçlu, yedi gün içinde ödeme emrine itiraz etmezse takip kesinleşeceğinden, alacaklı haciz isteyebilir. Borçlunun yedi gün içinde ödeme emrine itiraz etmiş olması halinde ise; alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren 1 yıl içinde itirazın iptali davası (İİK’nın 67. maddesi) açar ve kazanırsa ya da yine itirazın kendisine tebliğinden itibaren 6 ay içinde itirazın
kaldırılmasını (İİK’nın 68. maddesi) ister ve İcra Mahkemesince itirazın kaldırılmasına karar verilir ise, takip kesinleşir ve alacaklı haciz isteyebilir.
İİK’nın 78. maddesinin 2., 4. ve 5. fıkralarında ise; “Haciz istemek hakkı, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren bir sene geçmekle düşer…….Haciz talebi kanuni müddet içinde yapılmaz veya geri alındıktan sonra bu müddet içinde yenilenmezse, dosya muameleden kaldırılır. Yeniden haciz istemek, alacaklı tarafından vukubulan yenileme talebinin borçluya tebliğine mütevakkıftır. İlama müstenit olmayan takiplerde yenileme talebi üzerine yeniden harç alınır. Yenileme masraf ve harçları borçluya tahmil edilmez” hükümleri yer almaktadır.
Somut olayda, alacaklı tarafından 19.10.2001 tarihinde ihtiyati haciz kararının uygulanmasının istendiği ve hacizlerin tatbik edildiği, 25.10.2001 tarihinde esas takibe geçilerek ödeme emrinin borçluya 12.11.2001 tarihinde tebliğ edildiği ve ödeme süresinin geçmesi ile ihtiyati haczin kesin hacze dönüştüğü görülmektedir.
Yukarıda yer verilen açıklamalar ve mevzuat hükümleri doğrultusunda; tatbik edilen ihtiyati hacizler ödeme emrinin tebliği ve ödeme süresinin geçmesi ile kesin hacze dönüştüğünden, haciz isteme hakkının düştüğünden bahsedilemez. (Dairemizin benzer 31.05.2017 tarihli 2016/17119 Esas ve 2017/8457 Karar sayılı kararı; 14.07.2009 tarihli 2009/7599 Esas ve 2009/15854 Karar sayılı kararı.) Dolayısıyla bu durumda, haciz talep edilmediğinden bahisle dosyanın işlemden kaldırılmasına da karar verilemez. Buna göre, İcra Müdürlüğünün takibin yenilenmesi isteminin aciz vesikası verilmesinden itibaren bir yıl içinde talepte bulunulmadığı gerekçesi ile reddine yönelik işlemi, İİK’nın 78. maddesi hükmüne aykırıdır.
O halde, şikayetin bu gerekçe ile kabulü gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi isabetsiz ise de, sonuçta şikayet kabul edildiğinden, sonucu itibariyle doğru olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddesi uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, 29.03.2023 gününde oy birliğiyle karar verildi.