12. Hukuk Dairesi2021 YılıTebligat

Tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevi yüklemiş olup “muhatabın çarşıda olduğu” yönündeki komşu beyanından, hayatın olağan akışına göre aynı gün eve döneceği anlaşıldığından, bu konuda araştırma yapılmasına gerek bulunmadığı ve bu hali ile tebligatın usulüne uygun olduğu-

Tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevi yüklemiş olup “muhatabın çarşıda olduğu” yönündeki komşu beyanından, hayatın olağan akışına göre aynı gün eve döneceği anlaşıldığından, bu konuda araştırma yapılmasına gerek bulunmadığı ve bu hali ile tebligatın usulüne uygun olduğu-

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Genel haciz yoluyla ilamsız takipte borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği, borçlunun istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince ”somut olayda tebliğ memuru tarafından ilgilinin “çarşıya” gittiği belirtildiğinden, borçlunun tevziat saatinden sonra geleceği “tevsik edilmeden”, Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre yapılan tebligat işleminin geçersiz olduğu ” gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile borçluya çıkarılan ödeme emri tebliğ tarihinin 04.01.2019 olarak düzeltilmesine hükmedildiği, kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği görülmektedir.

T.K.’nun 21. maddesinin 1. fıkrasına göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın tebligat çıkarılan adreste ikamet etmekle birlikte, geçici olarak adreste bulunmadığının ve nedeninin, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin tespiti ile bu tespitin tebliğ evrakına yazılması ve tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir (Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik m.30/1).

Burada Yönetmeliğin 30. maddesi, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevini yüklemiştir. Buna göre tebliğ memuru tahkik etmekle kalmayıp, bunu tevsike yönelik olarak yaptığı tahkikatın sonucunu tebliğ evrakına yazacak ve maddede açıkça belirtildiği üzere ilgilisine imzalatacaktır. Ancak bu şekilde yapılan işlemin usulüne uygun olup olmadığı, hakim tarafından denetlenebilir.

Somut olayda, ödeme emri tebligatının borçlunun takip talebinde belirtilen adresine çıkartıldığı, anılan tebliğ mazbatası üzerine; “Adreste kimse bulunmaması üzerine komşusu S. E.’den soruldu. Muhatabın çarşıda olduğunu sözlü beyan etti. Komşunun imzası istendi. İmzadan imtina etti. E…… Koşuyolu muhtarlığına teslim edildi. 2 nolu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırıldı. Muhataba haber vermek üzere S. E.’ ye bilgi verildi.” şerhi düşülmek suretiyle, tebliğ mazbatasına, beyanına başvurulan ve haber bırakılan komşu isminin ve imzadan imtina ettiği hususunun yazıldığı, 06.12.2018 tarihinde tebliğ işleminin yapıldığı, muhatabın çarşıda olduğu yönündeki komşu beyanından hayatın olağan akışına göre aynı gün eve döneceğinin anlaşıldığı, bu konuda araştırma yapılmasına gerek bulunmadığı, bu hali ile tebligatın T.K.’ nun 21/1. maddesine göre şeklen usulüne uygun tebliğ edildiği görülmektedir.

O halde tebliğ işleminin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla icra mahkemesinin davanın reddi kararı yerinde olup Bölge Adliye Mahkemesince borçlunun istinaf talebinin bahsi geçen gerekçe ile esastan reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ :Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile … Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nin 05.03.2020 tarih ve 2019/985 E.-2020/607 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 03/02/2021 gününde oy birliği ile karar verildi.

12. HD. 03.02.2021 T. E: 2020/5309, K: 1060

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu