Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü.
İDDİANIN ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …. İcra Müdürlüğünün …/…. Esas sayılı takip dosyasından, ilamsız icra takibi başlatıldığını ve takip kesinleşmiş olduğunu, takip kesinleştikten sonra, dosyaya Uyap’tan sunulan 14.12.2021 tarihli talep dilekçeleri ile; borçlu E. E.’in, vefat eden murisi annesinin aktif mal varlığı sorgulamasının yapılarak, tespit edilecek taşınmazlardaki borçlu E. E.’e intikal edecek miras payına haciz şerhi işlenilmesinin talep edildiğini, icra müdürlüğü tarafından talebin reddedildiğini, icra müdürlüğü kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, icra müdürlüğünün 16/12/2021 tarihli kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince, “Borçlu dışında kalan aile efradından olan anne, baba ve eşin nüfus kaydının alınarak ölü olup olmadıkları ve ölmüş iseler dosyaya taraf olarak kaydedilerek mal varlığı sorgulamasının ve araştırma yapılmasının icra dosyası ile ilgisi olmayan 3.kişiler yönünden uygulanmasının mümkün olmadığı, nüfus kaydı ve diğer sorgulama işlemlerinin hakkındaki takip kesinleşen borçlular yönünden uygulanacağı, 3.kişiler ile ilgili yapılacak sorgulamaların Anayasa’nın 26. maddesinde düzenlenen temel hak ve hürriyetlere aykırılık oluşturduğu, kişisel verilerin gizliliğinin güvence altına alındığı, takip ile ilgisi bulunmayan borçlu durumunda olmayan kişilerin kişisel kimlik bilgileri ile durumlarının araştırılmasının icra müdürlüğünde görevli katip ve müdürlerin görevleri kapsamında bulunmadığı, alacaklı vekilince borçlunun annesinin ölmüş olduğunun bildirilmesi, araç ve taşınmaz bilgilerinin sunulması halinde İİK’nın 94.maddesi gereğince işlem yapılabileceği hususu yerleşik Yargıtay içtihatları ile de belirlenmiş olup, bu nedenlerle somut olayda talebin reddine dair icra memur işleminde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından (Yargıtay 12.H.D.’sinin 05.05.2016 tarih, 2015/33810 esas, 2016/13366 karar ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22.H.D’inin 22.01.2021 tarih, 2020/515 esas, 2021/163 karar sayılı kararları.) şikayetin reddine” dair karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; borçlu E. E’in, vefat eden murisi annesinin aktif mal varlığı sorgulamasının yapılarak, tespit edilecek taşınmazlardaki borçlu E.E.’e intikal edecek miras payına haciz şerhi işlenilmesinin talep edildiğini, bu taleplerinin takibi ilerletmeye ve borçluya intikal eden ancak takbisde görünmeyen gayrimenkullerin tespiti ile alacaklarının tahsiline yönelik olduğunu, muris adına tespit edilecek taşınmazın gerçekte borçluya ait taşınmazın tespiti anlamına geldiğini, bu talebin red edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulünü talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı alacaklı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda icra müdürlüğünün 16/12/2021 tarihli kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, karara karşı davacı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır.
UYAP sisteminde icra müdürlüklerine muris ekleme, murislerin adına kayıtlı taşınmazların sorgulaması yetkisi verilmiş olup, yalnızca ölü kayıtlar yönünden nüfus kayıt örneğinin sorgulanması özel hayatın gizliliğine ilişkin temel hakların ihlali anlamına gelmez. Borçluya murislerinden intikal eden taşınmazların bulunup bulunmadığının tespiti bakımından böyle bir sorgulama zorunlu olup, davacı alacaklı vekilinin talebi takibi ilerletmeye ve borcun tahsiline yönelik olduğundan icra müdürlüğünce talebin reddine karar verilmesi mahkemece de müdürlük işleminin iptaline dair şikayetin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan davacı alacaklı vekilinin istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne, ….. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasından verilen 16.12.2021 tarihli müdürlük kararının kaldırılmasına, alacaklı vekilinin talebi doğrultusunda işlem yapılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının istinaf talebinin kabulü ile, İstanbul 12. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 31/05/2022 tarih, 2022/114 Esas ve 2022/391 Karar sayılı kararının kaldırılmasına;
2-Şikayetin kabulü ile, İstanbul 19. İcra Müdürlüğünün 2015/11940 Esas sayılı takip dosyasından verilen 16.12.2021 tarihli müdürlük kararının kaldırılmasına, alacaklı vekilinin talebi doğrultusunda işlem yapılmasına,
3- Peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak Hazine adına gelir kaydına,
4- Şikayetin niteliği gereği yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, aynı nedenle davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davacı istinaf talebinde haklı olduğu için peşin alınan istinaf karar harcının talep halinde tarafına iadesine,
6- Artan gider avansının talep halinde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 7165 sayılı Yasa’nın 1.maddesi ile değişik İİK. 364/1.maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.07.11.2022
12.HD. 05.05.2016 T. E: 2015/33810 K:13366