Site icon İcra Hukuku | İcra ve İflas Hukukuna Dair Her Şey….

Yetkisizlik Kararı Sonrası İkinci Takibin, İlk Takibin Devamı Sayılabilmesi Hali

T.C.
YARGITAY
17.Hukuk Dairesi

Esas: 2007/1940
Karar: 2007/3421
Karar Tarihi: 05.11.2007

İTİRAZIN İPTALİ DAVASI – ON GÜNLÜK SÜRE GEÇMİŞ OLDUĞUNDAN İKİNCİ TAKİBİN BİRİNCİ TAKİBİN DEVAMI OLDUĞUNUN KABUL EDİLEMEYECEĞİ – HARCIN ÖDENDİĞİ TARİHTE DAVANIN AÇILMIŞ VE TAKİP YAPILMIŞ SAYILACAĞI – USULÜNE UYGUN YAPILMIŞ BİR TAKİP OLMADIĞI

ÖZET: Alacaklının, yetkisizlik kararının kesinleştiği tarihten itibaren on gün içinde takip dosyasının yetkili icra dairesine gönderilmesini istemesi gerekir. Bu halde ikinci takip birinci takibin devamı olduğundan harç alınmaz. Dava konusu olayda, on günlük süre geçmiş olduğundan, ikinci takibin birinci takibin devamı olduğu kabul edilemez, yeniden harç alınması gerekir. Harca tabi dava ve takiplerde
harcın ödendiği tarihte dava açılmış ve takip yapılmış sayılır, ödenmeyen harcın tamamlanması da sözkonusu değildir. Usulüne uygun yapılmış bir takip yoktur. Mahkemece, kamu düzenine ilişkin bu yön re’sen gözetilerek itirazın iptali davasının reddine karar vermek gerekir.

(2004 S. K. m. 50, 67) (1086 S. K. m. 27, 193)

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, müvekkili şirkete sigortalı araca, davalının maliki olduğu aracın çarparak hasara sebep olduğunu, sigortalısına ödediği 1.887.750.000-TL’nin tahsili için başlatılan icra takibinin itiraz sonucu durduğunu belirterek, itirazın
iptaliyle takibin devamına, %40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine ve %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, daha önce yetkisiz icra dairesinde yapılan takibin zamanaşımını kestiği ve davalının zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı, davalının takipten önce temerrüde düşürülmediği, alacak likid bulunmadığından ve davacının takipte kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından tazminat koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davalının 1.653.12-YTL asıl alacağa yönelik itirazının iptaline, asıl alacağa takipten itibaren yasal faiz yürütülmesine, fazlaya ilişkin istemin ve tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.  Alacaklı davacı şirketin, yetkisiz Konya 7. İcra Müdürlüğünün 2000/2726 esas sayılı dosyasında davalı borçlunun yetkiye ve borca itirazının iptali için Konya Ereğli 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2000/260 esas, 2003/347 karar sayılı davanın reddine ilişkin hükmü Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 3.5.2004 tarih,  003/10984 esas, 2004/4858 sayılı kararı ile onanmış, onama ilamı alacaklı vekiline 23.10.2004 tarihinde, borçlu vekiline 17.6.2004 tarihinde tebliğ edilmiş ve karar düzeltme talebinde bulunulmadığından hüküm 8.11.2004 tarihinde kesinleşmiştir. Alacaklı vekilinin 13.12.2004 tarihli talebi üzerine icra takip dosyası aynı gün Ereğli’ye gönderilmiş, Ereğli İcra Müdürlüğünün 2004/4234 esasına kaydedilerek borçluya örnek
49 ödeme emri gönderilmiş, 27.12.2004 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu vekili icra müdürlüğüne verdiği 31.12.2004 tarihli dilekçesinde <alacak zamanaşımına uğradığından> takibin durdurulmasını istemiştir.

Alacaklının, yetkisizlik kararının kesinleştiği tarihten itibaren 10 gün içinde takip dosyasının yetkili icra dairesine gönderilmesini istemesi  erekir. (İİK. m.50/I, HUMK. m.27 ve m.193/III) Bu halde ikinci takip birinci takibin devamı olduğundan harç alınmaz.

Dava konusu olayda, HUMK’nun 193/III maddesinde belirtilen 10 günlük süre geçmiş olduğundan, ikinci takibin birinci takibin devamı olduğu kabul edilemez, yeniden harç alınması gerekir.

Harca tabi dava ve takiplerde harcın ödendiği tarihte dava açılmış ve takip yapılmış sayılır, ödenmeyen harcın tamamlanması da sözkonusu değildir. Usulüne uygun yapılmış bir takip yoktur.

Mahkemece, kamu düzenine ilişkin bu yön re’sen gözetilerek itirazın iptali davasının reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 05.11.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Ayrıca yetki itirazı, satıştan başka icra işlemlerini durdurmaz…

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, 25.04.2008 T., 2008/5615 E., 2008/8751 K.:

“İİK.nun 168/5. maddesi gereğince borçlu yetki itirazını ödeme emri tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde icra mahkemesine bildirir. İcra mahkemesi yetki itirazını doğru bulursa artık borçlunun esasa ilişkin itirazlarını incelemeden yetki itirazının kabulüne karar verir. İtirazın kabulü kararına karşı temyiz süresinin sona erdiği veya onama kararının tebliğ edildiği tarihten başlayarak 10 gün içinde takibin yapıldığı yetkisiz icra dairesine başvurularak dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesinin istenilmesi gerekir. Bunun üzerine yetkili icra
dairesinden borçluya yeni bir ödeme emri gönderilir. Bu halde, yetkili icra dairesince yürütülen bu takip yetkisiz icra dairesinde yapılan takibin devamı sayılır. ( Prof. Dr.Baki Kuru İcra İflas Hukuku El Kitabı sayfa 667,668 ) İİK.nun 169. maddesine göre ise borçlunun aynı kanunun 168/5. maddesinde sayılan yetki itirazı satıştan başka icra muamelelerini durdurmaz.

Somut olayda yetki itirazından sonra takip durdurulmadığı için yetkisiz icra dairesinde itirazın incelenmesi aşamasında konulan hacizler, yeni takip önceki takibin devamı sayıldığından bu takiptede geçerliliğini korur. İcra mahkemesince yetkisiz Zonguldak 2. İcra Müdürlüğünce konulan hacizlerin kaldırılması yönündeki borçlu isteminin bu gerekçelerle reddine karar verilmesi gerekirken hacizlerin kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve
HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 25.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2013/2277
K. 2013/11622
T. 26.3.2013
• ŞİKAYET ( Yetkisiz İcra Dairesinden Konulan Hacizlerin Kaldırılması – İcra Mahkemesince Verilen Yetkisizlik Kararının Yetkisiz İcra Dairesince Borçluya Tebliğ Edilen Ödeme Emrinin İptali ve Buna Bağlı Olarak da Yetkisiz İcra Dairesince Konulan Hacizlerin Hükümsüz Kaldığı Sonucunu Doğurduğunun Kabulü Gerektiği )
• İCRA DAİRESİNİN YETKİSİZLİĞİ ( İcra Mahkemesince Verilen Yetkisizlik Kararının Yetkisiz İcra Dairesince Borçluya Tebliğ Edilen Ödeme Emrinin İptali ve Buna Bağlı Olarak da Yetkisiz İcra Dairesince Konulan Hacizlerin Hükümsüz Kaldığı Sonucunu Doğurduğunun Kabulü Gerektiği – Şikayet )
• YETKİSİZ İCRA DAİRESİNCE KONULAN HACİZLERİN KALDIRILMASI ( Şikayet – İcra Mahkemesince Verilen Yetkisizlik Kararının Yetkisiz İcra Dairesince Borçluya Tebliğ Edilen Ödeme Emrinin İptali ve Buna Bağlı Olarak da Yetkisiz İcra Dairesince Konulan Hacizlerin Hükümsüz Kaldığı Sonucunu Doğurduğunun Kabulü Gerektiği )
2004/m.168
ÖZET : Dava, yetkisiz icra dairesinden konulan hacizlerin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce reddi üzerine şikayete ilişkindir. İcra mahkemesince verilen yetkisizlik kararının, yetkisiz icra dairesince borçluya tebliğ edilen ödeme emrinin iptali ve buna bağlı olarak da yetkisiz icra dairesince konulan hacizlerin hükümsüz kaldığı sonucunu doğurduğunun kabulü gerekir. Zira yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri tebliği gerekip, alacaklı, tebliğ tarihinden itibaren on günlük ödeme süresinin geçmesinden sonra haciz isteyebilecektir. Bir başka ifade ile yetkili icra dairesince borçluya yeni ödeme emri tebliğ edilmedikçe ve ödeme emrinde belirtilen ( 10 ) günlük ödeme süresi geçmedikçe alacaklı tarafça haciz istenemeceği gibi, bu koşullar oluşmadan önce konulan hacizler de geçersizdir. Öte yandan icra mahkemesi kararlarının infaz edilebilmesi için kesinleşmelerini zorunlu kılan yasal bir düzenleme de bulunmamaktadır. Bu durumda yetki itirazının kabulüne karar verilmesi halinde yetkisiz icra dairesince konulan hacizler de hükümsüz kalacağından kaldırılması gerekir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Armağan Keskin Sarıbaş tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Alacaklı tarafından, İstanbul 12. İcra Müdürlüğü’nün 2012/22413 E. sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, borçlunun yasal sürede itirazı üzerine icra mahkemesince icra dairesinin yetkisizliğine, dosyanın yetkili Edirne İcra Müdürlüğü’ne gönderilmesine karar verildiği, borçlunun yetkisiz icra dairesinden konulan hacizlerin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce reddi üzerine şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İİK.nun 168/5. maddesi gereğince borçlu yetki itirazını ödeme emri tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde icra mahkemesine bildirir. İcra mahkemesince yetki itirazının kabulüne karar verilmesi ve taraflardan birinin başvurusu üzerine yetkisiz icra müdürlüğünce takip dosyası yetkili icra müdürlüğüne gönderilir. Bu durumda yetkili icra müdürlüğünce borçluya yeniden ödeme emri tebliği gerekir.

Diğer taraftan İİK’nun 168/2. maddesine göre kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, ödeme süresi ödeme emrinin tebliğinden itibaren 10 gün olup, 10 günlük ödeme süresi geçmeden haciz yapılamaz.

Bu yasal düzenlemeler ışığında, icra mahkemesince verilen yetkisizlik kararının, yetkisiz icra dairesince borçluya tebliğ edilen ödeme emrinin iptali ve buna bağlı olarak da yetkisiz icra dairesince konulan hacizlerin hükümsüz kaldığı sonucunu doğurduğunun kabulü gerekir. Zira yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri tebliği gerekip, alacaklı, tebliğ tarihinden itibaren on günlük ödeme süresinin geçmesinden sonra haciz isteyebilecektir. Bir başka ifade ile yetkili icra dairesince borçluya yeni ödeme emri tebliğ edilmedikçe ve ödeme emrinde belirtilen ( 10 ) günlük ödeme süresi geçmedikçe alacaklı tarafça haciz istenemeceği gibi, bu koşullar oluşmadan önce konulan hacizler de geçersizdir. Öte yandan icra mahkemesi kararlarının infaz edilebilmesi için kesinleşmelerini zorunlu kılan yasal bir düzenleme de bulunmamaktadır. Bu durumda yetki itirazının kabulüne karar verilmesi halinde yetkisiz icra dairesince konulan hacizler de hükümsüz kalacağından kaldırılması gerekir.

O halde mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Exit mobile version